AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Meyer-Landrut, “Pilot Yeşil OSB” seçilen ASO 2 OSByi ziyaret etti
EkonomiNİKOLAUS MEYER-LANDRUT, TÜRKİYE’NİN YEŞİL OSB ÇALIŞMALARI VE ADIMLARI ÇERÇEVESİNDE YEŞİL OSB KOŞULLARINI SAĞLAYAN ANKARA SANAYİ ODASI (ASO) 2. OSB’Yİ ZİYARET EDEREK, İNCELEMELERDE BULUNDU.
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, Türkiye’nin yeşil Organize Sanayi Bölgesi (OSB) çalışmaları ve adımları çerçevesinde Yeşil OSB koşullarını sağlayan Ankara Sanayi Odası (ASO) 2. OSB’yi ziyaret ederek, incelemelerde bulundu.
ASO 2. Organize Sanayi Bölgesi, başlattığı “Sanayinin Yeşil Rotası Programı” ile yeşil OSB yolundaki çalışmalarına hız verdi ve Pilot Yeşil OSB olarak seçildi.
ASO 2. OSB Yönetim Kurulu Başkanı Mete Çağlayan’ın ev sahipliğinde gerçekleşen ve ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç’ın da katıldığı programda; ASO Yönetim Kurulu Üyeleri, ASO 2. OSB Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulu Üyeleri, Anadolu OSB Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay, Dökümcüler İhtisas OSB Bölge Müdürü Yakup Arslan, AB Delegasyonu Program Yöneticisi Özgür Öcal, Ankara Sanayi Odası 2. OSB Bölge Müdürü Ayhan Özer, Ankara Sanayi Odası 2. OSB Bölge Müdür Yardımcısı Pınar Yıldızlı, ASO 2. OSB Çevre Yönetim ve Arıtma Müdürü Dilek Demir yer aldı.
"Yarının kazananları olacaksınız"
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut programda yaptığı konuşmada, ASO 2. OSB’nin yeşil dönüşüm yolunda yaptığı yatırımlarının önemine değinerek, “Bu konuda yatırım yapanlar olarak önde gittiğiniz için yarının kazananları olacaksınız” dedi.
Büyükelçi Meyer-Landrut, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı (COP28) kapsamında Birleşik Arap Emirlikleri’nde bir araya geldiği şu günlerde sizlerle bir aradayız. Bu toplantı kapsamında neler yapıldığı veya yapılmadığı ile ilgili tartışabiliriz. Fakat hayatımızda, sanayimizde, enerji üretimimizde karbondioksit salınımı azaltan bir sürece doğru ilerliyoruz ve karbondan arındırılmış bir ortama ulaşacak yol haritasını belirlemeliyiz. Burada tek mesele ne kadar hızlı ilerleyeceğimiz. Çünkü gerçek dönüşümü sağlayabilmeniz için yerinde, sahada adımların atılması büyük önem arz ediyor. Bugün itibariyle sanayide ve tüketiciler yönünden karbon azaltım amaçlı katkı sağlanması için adımların etkin hale getirilmesi lazım.”
"AB Türkiye’ye 600 milyon avronun üzerinde destek sağladı"
Türkiye’nin AB için önemli bir ortak olduğunu kaydeden Meyer-Landrut, “Türkiye, Avrupa Birliği’nin ilerlettiği pek çok programın bir parçası. Geride bıraktığımız süre içerisinde Türkiye’ye yönelik olarak desteklerimizle; katılım öncesi mali yardım programları kapsamında hem KOBİ’lere hem de özel sektöre yönelik desteklerimiz oldu ve bu desteklerin miktarı 600 milyon avronun üzerinde gerçekleşti” diye konuştu.
"Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması Türkiye için bir işaret fişeği"
ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç ise konuşmasında, sanayiciler olarak çevre kirlenmesinin sadece hava, su ve toprağın kirlenmesi olmadığını, çevrenin bir kaynak olduğunu ve bu kaynağın da zamanla tüketilebileceğini, ayrıca kullanım maliyetinin olduğunu çok iyi bildiklerini ifade etti.
Bir sorumlu aramadan, herkesin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerektiğinin zamanı geldiğinin altını çizen Ardıç, şöyle devam etti:
"Paris İklim Anlaşması, BM kararları ve ardından da Avrupa Yeşil Mutabakatı bu konuya biraz daha odaklanmamızı sağladı. Artık hepimiz ‘yeşil sanayi’ ve ‘döngüsel ekonomi’ kavramlarının farkındayız. Bu kavramlar önümüzdeki dönemde de hiç olmadığı kadar önemli hale gelecektir. 1 Ekim itibarı ile ülkemizde geçiş dönemi uygulamaları başlayan Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması Türkiye için bir işaret fişeği. Dünya genelinde karbon vergisi ve emisyon ticaret sistemleri norm haline gelirken, bizim de karbon düzenlemelerine sahip olmamız gerekiyor. Yapılan çalışmalar ülkemizde, gelecek on yılda Avrupa Birliği sınırda karbon düzenlemesinden doğacak maliyetlerin yıllık 2,5 milyar avroya ulaşabileceğini gösteriyor. Karbon fiyatlandırmasından zarar gören değil, fayda sağlayan ülkeler tarafında olabilmemiz çok önemli."
"Topyekun bir mücadele gerekli"
Sanayiciler olarak topyekun bir mücadelenin içine girmek zorunda olduklarını ifade eden Ardıç, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz de Ankara Sanayi Odası olarak ‘Avrupa Yeşil Mutabakatının Üyelerimiz Üzerindeki Etkilerinin Yönetilmesi’ projesine başladık. Çok kapsamlı bir çalışma içindeyiz. Bu sorumluluklarımız çerçevesinde ASO 2. Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığım döneminde, çevre ve yeşil dönüşüm konusunda sanayi sektöründeki çalışmalara büyük önem verdik. Uzun vadeli hedeflere odaklanan, topluma faydayı gözeten ve bilim temelli hedeflerle azaltım çalışmalarını yapılandıran bir sanayi için tüm paydaşlarımızla eş güdümle ve iş birliği içinde çalışmaya devam edeceğiz."
"Sürdürülebilir kalkınma amaçlarını benimseyerek faaliyetlerini sürdürmeye özen gösteriyoruz"
Programın açılış konuşmasını yapan ASO 2. OSB Yönetim Kurulu Başkanı Mete Çağlayan, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Sayın Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut ve delegasyon yöneticilerine, yeşil dönüşüm konusundaki çalışmalarına karşı gösterdikleri ilgi için teşekkür etti.
"İhracatımızda sürdürülebilirliğin sağlanması, küresel değer zincirlerindeki konumumuzun güçlendirilmesi ve doğrudan yatırımlardan aldığımız payın artırılması için ülkemizin sanayi sektörlerinin AB ve dünyadaki yeşil dönüşüm sürecine uyumu büyük önem teşkil etmektedir" diyen Çağlayan, şu bilgileri verdi:
"ASO 2. OSB olarak sanayinin yeşil dönüşümü ve ekolojik sanayi kültürünün oluşturulması noktasında; sürdürülebilir kalkınma amaçlarını benimseyerek faaliyetlerini sürdürmeye özen gösteriyoruz. AB Yeşil Mutabakatının yayımlanması ile birlikte kamu kurumlarından önce kendi eylem planımızı oluşturarak hızlı ve emin adımlarla yeşil dönüşüm yolunda rotamızı belirlemiş durumdayız. Ankara ihracatının yüzde 10’u bölgemizdeki sanayi tesisleri tarafından yapılıyor. İklim değişikliği ve sürdürülebilirlik odaklı AB düzenlemelerinin sanayicilerimizin üzerindeki etkilerinin ve risklerin farkında olarak çalışmalarımızı planlıyoruz. Bu noktada bölgemiz; atık su ve atık yönetimi, yenilebilir enerji projeleri, yenilikçi ve öncü uygulamaları ile öne çıkmıştır. Ülkemizin 2030 yılında yüzde 41 karbon emisyonu azaltım ve 2053 yılında sıfır karbon emisyonu hedefi doğrultusunda hazırlanan Ulusal İklim Eylem Planı, Yeşil Mutabakat Eylem Planı ve bunlara bağlı ortaya konan yasal düzenlemeler, bugün bizi Yeşil OSB kavramı ile tanıştırdı."
"Diğer OSB’lerden bir adım öndeyiz"
Yeşil OSB konusunda yasal düzenlemelerden çok daha önce başlattıkları Sanayinin Yeşil Rotası projesi ile yürütülen çalışmalar sayesinde Yeşil OSB yarışında diğer OSB’lerden bir adım önde olduklarını bildiren Çağlayan, "Bu da bize hem pilot çalışmalarda yer alma hem de bu konuda TSE tarafından ilk denetlenen OSB olma avantajını sağladı. Yeşil OSB kavramına yakışır şekilde yeni projeler ve yeşil çözümler ile yolumuza devam edeceğimizi, sanayicilerimizi iklimin risklerinden, iklimi ise sanayinin etkilerinden korumak adına gayretle çalışmaya devam edeceğimizi bildirmek isterim" diye konuştu.
ASO 2. OSB Çevre Yönetim ve Arıtma Müdürü E. Dilek Demir’in sunumuyla devam eden Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut’un ziyaret programı, daha sonra ASO 2. OSB İlave Alanı ve Atık Su Arıtma Tesisi ziyaret ve incelemesi ile tamamlandı.
İlginizi Çekebilir