© Baykuş Haber

Antalyada 19 yaşındaki genci hayattan koparan kazayla ilgili vahim iddia: “Yarış yapıyorlardı”

ANTALYA’DA MOTOSİKLET SÜRÜCÜSÜ OSMAN ALP KAVAK (19), 15 ARALIK’TA MEYDANA GELEN KAZADA OTOMOBİLİN ÇARPMASI SONUCU HAYATINI KAYBETTİ. KAZANIN OTOMOBİL SÜRÜCÜLERİNİN YARIŞ YAPARKEN MEYDANA GELDİĞİNİ İDDİA EDEN ACILI AİLE, KAZANIN YAŞANDIĞI NOKTADA BASIN AÇIKLAMASI YAPARAK KAVAK'A OTOMOBİLİ İLE ÇARPAN TUTUKLU GENCİN OTOMOBİL SÜRÜCÜSÜ ARKADAŞININ KAZAYLA OLAN BAĞLANTISININ ARAŞTIRILMASINI İSTEDİ. ANNE ZEHRA TOK, " 19 YAŞINDAKİ ÇOCUĞUMU TEK ÖLDÜRMEDİLER, BİR TEK O DEĞİL BU KADAR KİŞİYİ TOPRAĞA VERDİLER. BENİM OĞLUM TOPRAĞIN ALTINDA, BEN HER GÜN ÖLÜYORUM AMA O HER GÜN RAHAT GEZEBİLİYOR. DIŞARIDA OLAN KİŞİNİN DE TUTUKLANMASINI İSTİYORUM" DİYE KONUŞTU.

Antalya’da motosiklet sürücüsü Osman Alp Kavak (19), 15 Aralık’ta meydana gelen kazada otomobilin çarpması sonucu hayatını kaybetti. Kazanın otomobil sürücülerinin yarış yaparken meydana geldiğini iddia eden acılı aile, kazanın yaşandığı noktada basın açıklaması yaparak Kavak’a otomobili ile çarpan tutuklu gencin otomobil sürücüsü arkadaşının kazayla olan bağlantısının araştırılmasını istedi. Anne Zehra Tok, " 19 yaşındaki çocuğumu tek öldürmediler, bir tek o değil bu kadar kişiyi toprağa verdiler. Benim oğlum toprağın altında, ben her gün ölüyorum ama o her gün rahat gezebiliyor. Dışarıda olan kişinin de tutuklanmasını istiyorum" diye konuştu.


Kaza, 14 Aralık günü saat 23.30 sıralarında Kepez ilçesi Emek Mahallesi Gazi Bulvarı Asayiş kavşağı istikametinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre; Yusuf Şahin Yüksel kontrolünde bulunan 07 BCV 296 plakalı otomobil, kendisiyle aynı istikamette önünde seyreden Osman Alp Kavak (19) kontrolündeki 07 MGP 74 plakalı motosiklete çarptı. Otomobil çarpmanın şiddetiyle karşı şeride geçerek trafikte seyreden birden fazla araca çarparak durabildi. Feci kazada motosiklet sürücüsü Osman Alp Kavak’ın, sağlık ekipleri tarafından yapılan kontrolde olay yerinde hayatını kaybettiği belirlendi. Yapılan incelemede otomobil sürücüsünün saygısızca araç kullanmak, 3 adet hız ihlali, abart egzoz olmak üzere toplam 6 adet ceza kaydının olduğu ifade edildi.



Kazanın yarış yaparken meydana geldiğini iddia ederek adalet istediler


Olayın ardından gözaltına alınarak adliyeye çıkarılan Yusuf Şahin Yüksel, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Yaşanılanların ardından kaza dosyasını inceleyen aile ve avukatı kazanın otomobil sürücülerinin yarış yaparken meydana geldiğini iddia ederek, tutuklu Yusuf Şahin Yüksel arkadaşı ve otomobil sürücüsü R.A.’nın da kazayla olan bağlantısının araştırılması için mahkemeye başvurdu. Başvurunun ardından şüpheli şahsın ifade verdiği öğrenildi. Aile ise bugün kazanın yaşandığı noktaya gelerek yaşananlara dikkat çekti. Ellerinde “Adalet istiyoruz” dövizler taşıyan anne ve yakınları diğer sürücünün de tutuklanmasını istedi. Aileye kentte yaşayan motosiklet sürücüleri de motosikletleri ile olay yerinden dikkat çekerek destek verdi.



“Yarış halindeki iki aracın birbirlerine çarpışması sonrasında meydana geliyor”


Trafik terörüne dikkat çekmek amacıyla kazanın olduğu yerde toplandıklarına dikkat çeken ailenin avukatı Fevzi Erbaş, "Bu tür kazalarda etkin ve özenli soruşturma yapılmasına dikkat çekmek için burada bulunuyoruz. Yarış halindeki iki aracın birbirlerine çarpışması ve daha şu anda Yusuf Şahin Yüksel yönetimindeki aracın dengesini kaybederek ön tarafta motosikletiyle giden küçük yavrumuz Osman Alp Kavak’a arkadan çarparak önüne katıp sürüklüyor. Sonrasında ise yolun ortasındaki bariyerleri de yıkarak ağaçlarla beraber yolun karşı tarafına gidecek kadar aşırı hızlı ve yarışmalar sonucunda bu elim kazaya sebebiyet vermişlerdir. Antalya’da gençler arasında araç yarışı gibi kötü alışkanlık vardır bu kötü alışkanlığın, bir sonucudur. Bu kötü alışkanlık içerisinde gençler arasında önlemesini de dikkat çekmek istiyoruz. Burada asıl vahim olan motosiklet sürücülerinin haklarının gözetilmemesidir. Kazaya asıl sebebiyet veren R.A.’nın tahkikat kapsamında pozisyonu irdelenmemiştir. Nitekim de takipsizlik kararı verilmiştir. Biz adli mercilerden bunun yeniden ele alınarak etkin bir şekilde, özenli bir şekilde araştırılmasını istiyoruz" dedi.



"Ben de adalet istiyorum"


Oğlunu toprağa verdiğini dile getiren Anne Zehra Tok, "Ben de adalet istiyorum. 19 yaşındaki çocuğumu tek öldürmediler, bir tek o değil bu kadar kişiyi toprağa verdiler. Benim olduğum toprağın altında, ben her gün ölüyorum ama o her gün rahat gezebiliyor. Dışarıda olan kişinin de tutuklanmasını istiyorum" diye konuştu.


"O gece yarışarak, makas atarak önce altı tane araca çarpılıyor ve sonrasında kendileri birbiriyle çarpışıyor"


O gece yaşanan olayın kaza değil cinayet olduğunu ifade eden anneanne Derya Rayhan Koç, "O gece yaşanan olaylara kaza demiyorum, cinayet diyorum. Benim çocuğum daha yeni 19 yaşına girmiş. O gece yarışarak, makas atarak buraya kadar gelerek önce altı tane araca çarpılıyor ve sonrasında kendileri birbiriyle çarpışıyor. Sonra da benim çocuğum motoruyla altına alıp metrelerce sürükleyerek refüj demirlerini aşarak ağaçların arasına parçalıyor. Biz buna kaza demiyoruz, bu bir cinayet. Ve bu kazaya karışan tam odak noktasında olan R.A. hala dışarıda. Neden dışarıda? Çocuğunun katili dışarıda. Ben adalet istiyorum. Ben çocuğum için adalet istiyorum. Buradan valimize, savcımıza, emniyet müdürümüze sesleniyorum, tekrar yargılama yapılsın. Ben 19 yaşındaki çocuğumu toprağa verdim" dedi.



"Bizim orada var olduğumuzu, bizim orada olabileceğimizi bilsinler"


Her gün bir motosikletli kardeşlerinin hayatını kaybettiğini söyleyen Hayat Motorcuya Güzel platformu adına konuşan İsmail Biçer, "Gerçek anlamda bilinçlenmemize ihtiyacımız var ve artık şöyle bir gerçeği kabullenmeleri lazım, tabii ki de bizim de var olduğumuzu, bizim de gerçekten haklarımızın olduğunu bilmeleri ve görmeleri, öğrenmeleri lazım. Türkiye’mizde motosiklet kullanıcıları için tabii yol yapamıyorlar ama bir şeridimizin olması gerektiği artık gerekiyor. Bizim orada var olduğumuzu, bizim orada olabileceğimizi bilsinler. Ona göre hareket etsinler. Şimdi biz kaybettiğimiz kardeşimizi geri getiremeyiz. Bu bir araç sürücüsü için de geçerli olabilir. Yani benim yaptığım hatadan dolayı yine birini de kaybedebiliriz ama birilerinin canına mal olursa bu olaylar gerçekten bunların önlemleri alınmalı. Adalet sisteminin ya da işte yargı sisteminin veya da işte bunların cezalarının biraz daha yüksek olması gerektiğini düşünüyorum. Cezayı yükseltmekten ziyade bilinçlendirmeyi, cezaları biraz daha yükseltmeyi hiç düşündük mü? Binlerce arkadaşımızı kaybettik. Ben bir kardeşimizi daha kaybetmek istemiyorum" dedi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER