Bakan Ersoy: Uludağ’ı eski ışıltılı günlerine geri getireceğiz (2)
PolitikaBAKAN ERSOY, BURSA MEVLEVİHANESİ’NİN AÇILIŞINI GERÇEKLEŞTİRDİ
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Uludağ’daki incelemelerinin ardından, Osmanlı Sultanı 1'inci Ahmed’in emriyle 1615 yılında Cünuni Ahmed Dede tarafından kurulan, 1925 yılında yasayla kapatılan ve zaman içinde kaderine terk edilip, büyük bir bölümü yıkılan ve Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilen Bursa Mevlevihanesi ve Müzesi’nin açılış törenine katıldı. Hz. Mevlana’nın 22’nci kuşaktan torunu Esin Bayru Çelebi’nin de katıldığı törende konuşan Bakan Ersoy, mevlevihanelerin tarihte, sosyal dayanışma ve yardımlaşma görevi üstlendiklerine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Mevlevihaneler tarih boyunca, toplumun her kesiminden insanın manevî hayatına tesir etmişlerdir. Mevlevilik tabir-i caizse, hem iç hem de dış güzelliğe odaklanmıştır. Böylece müntesipleri bir yandan kâmil insan olurken, diğer yandan da güzel sanatlara verilen önemle dergahlardan pek çok sanatkar yetişmiştir. Özellikle musıki alanında Nutki Osman Selahaddin, Kutbünnayi Osman, Selim, Abdülbaki Nasır, Hamamizade İsmail, Ahmed Celaleddin, Zekai ve, Fahreddin dedelerle Itri, III. Selim ve Rauf Yekta Bey iz bırakmış isimlerdir. Ancak bu eğilim; mevleviliğin, dergaha kapanıp dışarıyla ilgilenmeyen bir yapı olduğu zannı da uyandırmamalıdır. Zira, Hz. Mevlana’dan feyzle devletin dirliği, milletin huzurunu esas alan mevlevilik, ülkenin bekası için her zaman hassas olmuştur. Devlet, millet her zora düştüğünde, mesela özellikle 18 ve 19’uncu yüzyıllarda peş peşe savaşlar yaşanırken, mevlevi dergahları sosyal dayanışma ve yardımlaşma görevi üstlenmiştir. 1'inci Dünya Savaşı’nda; tren hattına yakın Yenikapı Mevlevihanesi’nde bir hastane kurulmuş, Galata Mevlevihanesi’nde yardım toplanmış, Kıbrıs ve Girit gibi adalardaki mevlevihaneler, zulüm gören Müslümanlar için bir sığınak, Anadolu’ya bir geçiş noktası olmuş, ‘Mücahidin-i Mevleviyye Alayı’ adını taşıyan gönüllü alayı, Filistin cephesinde çarpışmıştır."
'DERGAHTA İLERLEYEBİLMEK HİZMETE ENDEKSLİYDİ'
Mevleviliği esasının çalışmak olduğunu söyleyen Bakan Ersoy, "Mevlevilik’te tarikatın esası; aşk, marifet ve hizmettir. Mevlana Hazretleri’nin nezdinde en kutsi vazife çalışmak olduğundan, dergahta ilerleyebilmek hizmete endeksliydi. Bir yandan manevi yolculukta derinleşilirken, diğer yandan da hem dergah içi günlük işler görülür hem de bir sanatta ihtisas sahibi olunmaya gayret gösterilirdi. İşte içinde bulunduğumuz Bursa Mevlevihanesi de bütün bu özellikleri bünyesinde taşıyan bir dergahtı. 1615 yılında, Sultan 1'inci Ahmed’in isteğiyle Cünuni Ahmed Dede tarafından inşa edilen dergah, gerek Bursa’nın gerekse Bursa dışından gelenlerin manevi hayatını olgunlaştırırken, güzel sanatlar alanında da bir mektep vazifesi gördü. Burada, 4 asır boyunca; semah, meşkler, hat, duvar ve tavan işlemeciliği, ahşap oyma alanlarında incelikli çalışmalar yapıldı. Aynı yıllarda Bursa’ya gelen Evliya Çelebi, bu dergahın diğer dergahlardan daha büyük olduğunu yazmıştı. Bursa Mevlevihanesi’ne gösterdikleri ilgiden, ihtimamdan dolayı Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne, Sayın Başkan Alinur Aktaş ve çalışma ekibine, bu güzide mekana emek veren işçi, usta ve sanatçı arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum" dedi.
Protokol konuşmalarının ardından açılış kurdelesini kesen Bakan Ersoy, mevlevihaneye girerek sema gösterisii izledi. (DHA)
Semih ŞAHİN/BURSA, (DHA)
İlginizi Çekebilir