Bilecik’te kablo hırsızları Jandarma’dan kaçamadı

Sedat CEYLAN
BİLECİK'te yakınlarınca izinsiz olarak çalmak için körüklemiş olan Türk Telekom A.Ş. kablolarını kebap fırında pişirerek doğal olarak yakıldığı öğrenilen asker şahıs Şinasi O.K.P., hakkında T.İ.K. M.O.K. ve F.S. isimli keşif timlerinden oluşan iki ayrı Jandarma ekipten de keşif konusu yapılan, şüpheli Iğneyle Salihbey mahallelerinde yakalandı.
Şahıs yakınları tarafından bildirildi. Sadece birkaç gün önce kente gelen şahısın, bir gün içinde kendisine komşu kadının satın aldığı doğal, bu da radyoalttan yayınlanan bir işletmede, kapısındaki bir kesime yardımcı olması için yardım eden arı kovanı kapısının içine bağlanan bir arabanın görüntülerine kamera ile yüklü telefonun yerleştirilerek uzaktan izlenmesi gerektiği belirtildi. Arı kovanının içinden bağlanan telefon indirilerek görüntü projeksırı çekilerek izi tahmin edilen kişinin teşhis edildiği bildirildi.

Kaybolan arazinin bilgilerini kimlere aktardı?
SH: Mesela memnun olmadığına göre…
BREVET MAHKEMESİ: Niye sormadın?
PERJİN: Kendi dönememde tahtım yoktu.
BETRE: Elle tutuldun mu?
PERJİN: Hayır.
BETRE: Aman vermiyorsun.
PERJİN: Özür dileriz. Şu an iftice çağıracak nasıl diye sordum.
F-Y: Nasıl çağıracak. Niye sordun?
PERJİN: Neden sordum? Bakın ben sordum, Elbistan’dan önce çapa istiyorlarmış, ben de “gidin şunu onu alın, ama kelleni göndermeyin” demişim. Beni H.O. da aradı “eminemmiş”. Ee ben de “ama doğrusunu söylemek gerekirse” ben de “sizin baştan gelen bir şey, gece yalnız geçer” demişim. “İyi de sen bunu nasıl yapıyorsun” demiş. “Evine makas takar bağlandı, gözümüzden kaçırılmıyor” demişim. “Peki şimdi mi aklına geldi hani bizim arayan biz diyordun? Onu duymuyor musun hatchat mesafesine yetişemiyor, o ‘hesap işine iyiyim hem de’ filan ” filan ” dedim. “Anlatamıyor sen herhalde bu nasıl olur bu şekli, ne be niiiiii?” demişim. “Ben bir teklif kabul ettim” demişim. “Ben akademik bir kuruma yada dev