© Baykuş Haber

Bu teknoloji ile tüm objeler boyutlandırılıyor

LAZER TARAMA İŞLEMİNDE ÖNCE TARANACAK ALANDA KOORDİNATLANDIRMA AMAÇLI YER KONTROL NOKTALARI BELİRLENİYOR. ARDINDAN NOKTALAR ARASI MESAFE BİR YANDAN LAZER TARAYICI İLE SAYISAL DEĞERLERE DÖNÜŞTÜRÜLÜRKEN, DİĞER YANDAN DA 360 KAMERA İLE ÇEKİLEN VİDEO VE FOTOĞRAFLAR DA NOKTA BULUTUYLA EŞLEŞTİRİLEREK GERÇEĞE UYGUN RENK TONLARI ELDE EDİLİYOR.

Harita mühendisliği alanında kullanılan lazer tarama teknolojisi ile ilgili bilgiler veren Harita Mühendisi Fatma Erkal, teknolojinin birçok sektörde işleri kolaylaştırdığını söyleyerek, “Deprem bölgelerinde riskli yapıların konumları dahi alınabilir” dedi.


Lazer tarama işleminde önce taranacak alanda koordinatlandırma amaçlı yer kontrol noktaları belirleniyor. Ardından noktalar arası mesafe bir yandan lazer tarayıcı ile sayısal değerlere dönüştürülürken, diğer yandan da 360 kamera ile çekilen video ve fotoğraflar da nokta bulutuyla eşleştirilerek gerçeğe uygun renk tonları elde ediliyor. Bu sayede hem gerçeğe en yakın koordinatlar elde ediliyor hem de objenin 3 boyutlu hali ile birlikte öncesi ve varsa sonrası değişen değerleri de tespit ediliyor. Yapılan çalışma ile taranan bölgenin 3 boyutlu halde sayısallaştırıldığını söyleyen Harita Mühendisi Fatma Erkal, “Mesleğimiz gereği güncel teknolojileri takip ederek çalışmalarımıza devam ediyoruz. Dron ile yapılan harita uygulamalarımız var. Halihazırda dron ile ilgili yüzeysel ölçümleri zaten yapıyoruz. Fakat kapalı ortamlardaki proje bütünlüğünü sağlayabilmek adına böyle bir cihaz ihtiyacı oldu. Hem iç mekan taramalarında hem de dış mekan taramalarında daha fazla detay elde edebiliyoruz bu şekilde. Bizim burada yaptığımız iş haritalama anlamında değil, yapı veya nesne ne olursa olsun bunun ölçülendirmesi, 3 boyutlu hale getirilebilmesi ile ilgili çalışmalarımız var. Harita anlamında da baktığımız zaman yersel, jeodezi, fotogrametri de iç mekan ölçümü, dış mekan ölçümü diye ayırt edebiliriz. Bu bakımdan harita mühendisliğinin de sadece aplikasyon ve imar uygulamaları ile sınırlı olmadığını belirtmek isterim. Bu sınırı aşmak üzere bizim bu cihazı kullanmadaki amacımız, yeni çıkan teknolojinin kendi mesleğimize de adaptasyonunu sağlamak aslında. Alınan veriyi koordinatlandırmak için öncelikle yer kontrol noktalarımızı belirliyoruz. GPS ile bu noktaların alımını yapıyoruz ve daha sonrasında lazer tarayıcı ile 2 nokta arasındaki taramamıza başlıyoruz. Bu bölgeyi 3 boyutlu hale getiriyoruz ve sayısallaştırıyoruz” dedi.



“Deprem bölgelerinde dahi kullanılabilir”


Erkal, lazer tarama ile bir futbol sahasının bile yüksekliği ve iç mekan taramasına kadar yapılabildiğini hatta deprem bölgelerinde dahi kullanılabildiğini söyleyerek, “Cihazdan bahsedecek olursak; yaklaşık 2 santimetreye kadar doğruluk elde edebiliyoruz bu cihazla. Saniyede 320 bin nokta alımı yapabiliyoruz ve gerçek zamanlı nokta bulutu elde etmiş oluyoruz. Bir futbol sahasından örnek verecek olursak; maksimum boyutta bir futbol sahasının alanının tamamını, yüksekliğini ve iç mekanın taramasını yapabiliyoruz. Ya da 15-20 katlı binalar olarak düşündüğümüzde binanın dışının tamamının taramasını 120 metre menzile sahip olan cihazla kolaylıkla yapabiliyoruz. Bizim elde ettiğimiz veriden faydalanacak birçok sektör var aslında. Mesela iç mekan açısından bakacak olursak bu sıfırdan başlayan bir yapı da olabilir. Mobilya sektörü, elektrik sektörü, boya sektörü gibi birçok sektör bizim verimizden faydalanabilir. Yol yapımı, tünel yapımı, alt geçit, üst geçit, kavşak çalışmalarında, ulaşım hatlarında, tarihi yapılar ve aynı zamanda yeni nesil yapılar çalışmalarında bile öncesi ve sonrası verilerini elde edebiliriz. Ulaşılması zor alanlardan elde ettiğimiz veriyi de kullanabiliriz tabi ki. Açık işletmelerde ayna boyutlarının yüksekliği ve dış köşelerin alımında risklerin önlenmesi adına fayda sağlayabilir bize. Hatta deprem bölgelerinde de kullanabiliriz. Riskli yapıların yatay ve düşey konumlarının tespitini sağlıyor bize” ifadelerini kullandı.


Fatma Erkal, tarama ve görüntüleri eşleştirerek gerçeğe uygun tonlarla objenin tamamının görülebildiğini söyleyerek, “İşin hassasiyetine göre çok fazla veri yoğunluğunun olduğu bir data elde ediyoruz. Lazerle alınan nokta bulutunun gerçeğe uygun halde görülebilmesi için üzerindeki 360 derece kameranın da tarama esnasında çektiği fotoğraf ve videoları nokta bulutuyla eşleştirerek gerçeğe uygun renk tonları elde edebiliyoruz ve 3 boyutlu objenin tamamını görmüş oluyoruz bu sayede. Ayrıca telefonla da tarama esnasında anlık takibini yapabildiğimiz için bu da bizim işimizi çok kolaylaştırıyor. Kısacası gözümüzün gördüğü bütün objelerin sayısal hale gelerek 3 boyutlu çalışmalarının yapılabilmesi için gerekli verilerin sağlıklı ve doğruya en yakın şekilde elde edilebilir bir teknolojinin hizmete sunulması bizim amacımız” dedi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER