DAP Başkanlığı’nın hedefi, gençleri tarım ve hayvancılığa geri döndürmek
GenelSalih TEKİN/ERZURUM, (DHA)- DOĞU Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı (DAP) Osman Demirdöğen, gençleri tarım ve hayvancılığa döndürmeyi hedeflediklerini söyledi. Tarımla uğraşan nüfusun yaş ortalamasının 50’nin üzerinde olduğunu belirten Demirdöğen, 2024-2028 yılları arasında desteklerini gençler üzerine yoğunlaştıracaklarını bildirdi.
Salih TEKİN/ERZURUM, (DHA)- DOĞU Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı (DAP) Osman Demirdöğen, gençleri tarım ve hayvancılığa döndürmeyi hedeflediklerini söyledi. Tarımla uğraşan nüfusun yaş ortalamasının 50'nin üzerinde olduğunu belirten Demirdöğen, 2024-2028 yılları arasında desteklerini gençler üzerine yoğunlaştıracaklarını bildirdi.
Doğu Anadolu Bölgesi'nin kalkınmasını hızlandırmak amacıyla 2011 yılında kurulan Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı (DAP), 2013 yılından beri, tarımdan, turizme, sağlıktan eğitime kadar birçok alanda destek veriyor. 2013- 2023 dönemini kapsayan 10 yılda 15 ilde, bin 925 projeye 6 milyar 144 milyon 411 bin lira destek sağlayan DAP Bölge Kalkınma İdaresi'nin hedefi tarımdan uzaklaşan gençleri yeniden tarım ve hayvancılığa yönlendirmek. 'İnsanların mecbur oldukları için değil memnun oldukları için bu bölgede kalmalarını sağlamak istiyoruz' mottosuyla hareket eden DAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, gençleri teşvik için tarımın makineleşmesi ve teknolojik aletlerin kullanımına destek veriyor.
GENÇLER ÜZERİNE YOĞUNLAŞACAĞIZ
Gençlerin hızla tarım ve hayvancılıktan uzaklaştığını belirten DAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Osman Demirdöğen, tarımda çalışan nüfusun yaşının 50 ve daha üstü olduğunun belirlendiğini ifade etti. Konuyla ilgili DHA muhabirine açıklama yapan Demirdöğen, şunları söyledi:
“Tarımda tehdit boyutuna gelecek şekilde gençlerde bir istemezlik oluşmaya başladı. Tarımda çalışanların yaş ortalamasının 50 olduğunu göz önüne alırsak yeni neslin tarıma itibar etmediğini görürüz. Bunun çeşitli nedenleri var. Ağır çalışma şartları, gelir düşüklüğü, evlenememe gibi zor şartlar var. Aileler, kendileri de aynı sektörde olmalarına rağmen evliliklerde, çalışan bir kişiyi tercih etmiyor. Yani tarımda uğraşan bir aile bile çocuğunu tarımda çalışan birine vermiyor. Bunu kırmak için de özellikle tarımdaki işleri mekanizasyon yoluyla kolaylaştırmaya çalışıyoruz. Gençlerin özellikle teknolojiye olan düşkünlüklerine dikkate alarak teknolojinin tarıma girmesi için gereken destekleri vermeye başladık. Bu anlamda bölgede 891 makine vermişiz şimdiye kadar. Ekim, biçim, söküm makineleri, ilaçlama, koyun kırkım, süt sağım makinelerini verdik. Tarımdaki üreticilerin işlerini kolaylaştıracak teknolojik aletleri üreticiye dağıttık. Şimdi daha da ileri teknolojileri kullanan ekipmanları tarımda kullanmaya başlayacağız. Bu yıl nasip olursa dronla ilaçlama, dronla ekim, dronla yapılabilecek ne tür işlemler varsa onları yapmaya yönelik projeleri destekleyeceğiz. Gençler için daha fazla gelir elde edebilecekleri bir alan oluşturmaya çalışıyoruz. 2024-2028 yılları arasında temel hedef noktamız hayvancılık. Bu alandaki yatırımlarda öncelikle gençleri teşvik etmek için desteklerimizi gençler üzerine yoğunlaştıracağız."
LİSEDE PARA KAZANMAYA BAŞLAYACAK
Pandemi döneminde tarımın yüzyılların mesleği olduğunun bir kere daha ortaya çıktığını ifade eden Demirdöğen, “Önümüzdeki 2024-2028 yılları arasında tarım liselerine özel destek vereceğiz. Bu alanda eğitim görecek öğrencilerin sayısını arttırdığımızda ileride tarımla uğraşanların sayısının da artacağını düşünüyoruz. Bu anlamda liselere atölyeler, seralar, çeşitli laboratuvarlar kurarak işlerini okullarında öğrenmelerini sağlamaya çalışıyoruz. Tarım lisesine giren öğrenci hem işte kanatlı üretimini öğreniyor. Et veya yumurta tavukçuluğu veya süt üretimi ile ilgili ya da peynir yağ üretimi gibi konularda eğitim alıp kendisi üretip öğrendiğinde mezun olduğunda bunları yapar durumda olacak. Bu süre boyunca da bu ürettiği ürünlerden elde ettiği gelirlerden kendisine ödeme yapılacak. Dolayısıyla liseye girdiğinde para kazanmaya başlayacak. Bu işten para kazanılabileceğini gördüğü anda mezun olduğunda da bu işe devam edecek diye düşünüyoruz" dedi.
YAYLADA YAŞAYANLARI RAHAT ETTİRMEK ZORUNDAYIZ
Tarımsal üretimin büyük bir kısmının yaylalarda gerçekleştirildiğine dikkat çeken Demirdöğen, “Bildiğiniz gibi tarımsal üretimin büyük bir kısmı da yaylalarda gerçekleşiyor 5-6 ay ailesiyle birlikte yaylada 3 bin metrelerde yaşayan insanları orada rahat ettirmek zorundasınız. Çünkü eğer onlar rahat etmezse üretimin de devam etmeyeceği söylenebilir. Şu anda o yaylalarda üretim yapanların ailelerin çocuklarının büyük bir kısmı da bu alandan çıkmak üzere. Dolayısıyla oradaki konforu yükseltmemiz lazım. Bu anlamda biz konteyner türü yaşam alanları, çocuk oyun parkları veya daha geniş anlamda modüler ya da mobil WC gibi hijyen tesisleri de kurmaya başladık. Bunlar gerçekten çok büyük kolaylıklar sağlıyor. Talep geldikçe de bunlara devam edeceğiz" diye konuştu. (DHA)
İlginizi Çekebilir