Didimde tanıştılar Özbekistanda evlendiler
GenelAYDIN'IN DİDİM İLÇESİNDE DÜZENLENEN ŞAİRLER 17. ULUSLARARASI DİDİM ŞİİR, MÜZİK, KÜLTÜR VE SANAT FESTİVALİ'NE KATILAN ÖZBEKİSTANLI NAZİRA BOYMURODOVA İLE COŞKUN TAĞA'NIN ARKADAŞLIKLARI AŞKA DÖNÜŞÜRKEN ÇİFT ÖZBEKİSTAN'DA DÜZENLENEN DÜĞÜN TÖRENİNE ELLERİNDE İKİ ÜLKENİN BAYRAKLARI İLE GİRİŞ YAPTI.
Aydın’ın Didim ilçesinde düzenlenen Şairler 17. Uluslararası Didim Şiir, Müzik, Kültür ve Sanat Festivali’ne katılan Özbekistanlı Nazira Boymurodova ile Coşkun Tağa’nın arkadaşlıkları aşka dönüştü. Duygularını önce dörtlüklere sonra da birbirlerine aktaran iki genç Özbekistan’da düzenlenen muhteşem bir törenle dünya evine girdi. Gençlerin nikah ve düğün töreni her iki ülkenin bayrakları altında gerçekleştirildi.
Aydın Yazarlar ve Şairler Derneği üyesi Coşkun Tağa (44) ile Türk ve Dünya Ozanlar Ocağı Özbekistan Temsilcisi gazeteci ve şair Nazira Boymurodova (43) geçtiğimiz yıl Didim’de düzenlenen 17. Uluslararası Didim Şiir, Müzik, Kültür ve Sanat Festivali’nde tanıştı. İkilinin meslekleri gereği burada başlayan arkadaşlıkları bir süre sonra aşka dönüştü. Boymurodova ve Tağa aldıkları evlilik kararı sonrasında düzenlenen düğün töreni ile dünya evine girdi. Ellerinde iki ülkenin bayrakları ile salona giriş yapan ve yine salonda asılı bayrakların gölgesinde düğün törenlerini gerçekleştiren çift Türkiye’de de Özbekistan adetlerinin de yer verileceği bir düğün töreni düzenleyeceklerini belirttiler.
Didim’de 4 ay önce düzenlenen festivalde tanıştıklarını belirten Coşkun Tağa, "Şu anda eşim olan ancak o gün misafirimiz olan Nazira’ya yardımcı olmak isteniştim. Her ikimiz de bekar olunca bizi birbirimize yakıştırdılar. Oysa aramızda hiçbir şey yoktu. Festivalde ilk defa ve önceden tanıştığımız bazı kişiler eş zamanlı olarak hem bana hem eşime ’Birbirinize çok yakışıyorsunuz. Bu kızı kaçırma ya da bu oğlanı kaçırma’ gibi şeyler söylüyorlardı. Biz de her seferinde arkadaş olduğumuzu ve böyle bir şey olmadığını söyledik. Festival sona ererken Türk ve Dünya Ozanlar Ocağı Özbekistan temsilcisi olan eşim derneğin Aydın şube başkanı ile görüşmek için Aydın’a gideceğini söylemişti bana. Ben de ’birlikte gideriz’ dedim. Birlikte Aydın’a döndük. Nazira Hanım Aydın’da olduğu 1 haftalık süre içerisinde de kendisine refakat ettim. Bu süreçte hem şehrimizi tanıttım hem gezdirdim. Aydın’ı da çok sevdi" diye konuştu.
Didim’de festivalde tanıştıkları Sebahattin ve Fatma Yaldız çiftinin daveti üzerine Yenipazar’ın bir dağ köyündeki evlerine kahvaltıya gittiklerini ve burada geçirdikleri zaman dilimi içerisinde iyice yakınlaşarak evlilik kararı aldıklarını sözlerine ekleyen Tağa, "Ertesi gün de Nazira’yı ailemle tanıştırdım. Allah razı olsun ailem de kararımızı mutlulukla karşıladı. Sonrasında eşimin vizesiz seyahat süresinin sonuna yaklaştığımız için Özbekistan’a dönmesi gerekiyordu. Ben de onunla birlikte Özbekistan’a geldim ve nikah işlemlerini başlattık. Buradaki nikah dairesi de kural gereği bir ay sonrasına nikah günü verdi. Annem 14 Kasım 2018’de vefat etmişti. O günden bu yana her 14 Kasım bizim için hüzün yıl dönümü idi. Ben de hazır denk gelmişken nikahı da 14 Kasım’da yapıp, 14 Kasım’ın sadece hüzün yıl dönümü olarak değil mutluluğumuzun da yıl dönümü olmasını istedim. 14 Kasım’da nikahlandık, 14 Ocak’ta düğünüzü gerçekleştirdik" ifadelerini kullandı.
Türkiye ve Özbekistan bayrakları eşliğinde düğün salonuna giriş yaptılar
Boymurodova ile çok mutlu olduklarını ve Özbekistan’daki düğün sonrasında Türkiye’de de düğün yapmak istediklerini belirten Tağa şunları kaydetti: "Çocukluğumdan bu yana hep bir Türk ülkesine gitmek istemiştim. Evlilik vesilesiyle de ilk yurt dışı seyahatimi Özbekistan’a yapmış oldum. Hem çocukluk hayalim gerçekleşmiş oldu hem evlilik yapmış oldum. Ayrıca Özbekistan’da hiçbir zaman kendimi yabancı hissetmedim. Sanki Aydın’dan başka bir şehrimize gitmiş gibi hissettim. Ellerimizde Türkiye ve Özbekistan bayrakları ile salona giriş yaptık ve duvara asılı bayrakların gölgesinde düğünümüzü gerçekleştirdik. Başta ailelerimiz olmak üzere bu süre zarfında bize her daim destek olan dostlarımıza minnettarız. Bundan böyle hem aile hem köprü olacağız. Ana yurdumuz ile ata yurdumuz arasında gönül köprüleri kurmak için çaba sarf edeceğiz. Bu nedenle sorumluluğumuz her zamankinden daha fazla olacak. Bunun bilinciyle daha çok gayret edeceğiz. Öte yandan cemiyetimizi renklendiren Özbekistan’ın tanınan sanatçılarından dostumuz Ulug‘bek Hamroyev, Başkırt Türklerinden sanatçı Minsulu Kuliyeva, Özbekistan’ın usta gazetecilerinden Nodira Alimova, Latofat Jo’raboyeva ve Sultonboy Dehqonov, Azerbaycanlı şairler Elsever Beydemir ve Ali Nasırlı, Qadriyatfilm Yönetmeni Ma’ruf Hasanov, Tacik Milli Medeni Merkezi Rehberi Orzigul Abdurahmanova, Ahıska Türklerinden Abdumannon Raxmonov ailesi, Taşkent Navroz Folklor Ekibi ve özellikle toyumuz boyunca fotoğraflarımızı çeken Özbekistanlı şair arkadaşımız Zilolabonu Xoliqova’ya katkıları için çok teşekkür ediyoruz. Türkiye’de de düğün yapıp, sevincimizi oradaki dostlarımızla da paylaşmak istiyoruz. Türkiye’deki düğünümüzde Özbekistan adetlerine de yer vereceğiz" dedi.
İlginizi Çekebilir