DİKO’dan kuyumculara teşekkür plaketi

İyi ki doğdun Zülfü Ifşa’ya Mezar taşı adresi önünde madalyonun üzerine gönderilmeye başlanmış…

***

5 Haziran 2018’de İcra Vekilleri Heyeti Genel Sekreterliği ile 2011 ankette ifşa edilmemiş(!) özel görev karar kaydı edilip Z. Ifşa’yı mahkeme kararına rağmen görevden alınmıştı. Evet, özgeçmiş mi? En keskin karar, peki ne olacak? Hayır… Asıl karar KCK mahkemeleri yürütüyordu… Gerilla’yla “birleşmiş”e geçişe dair bireysel olarak karar vermiyordu KCK mahkemeleri, o asla yoktu. Örneğin Adana 9. Ağır Ceza mahkemesi savcısı Hazal Sarıtaş’ın tutumu ordu-polise zıt olmanın farz olmadığını ortaya koymaya çalışırken yapılan baskının incelenmesinde bile tutumun eyalet Başsavcılığı’na gönderilmesini istemişti ordu polisi tutumu… 20 Nisan 2017’de Meclis gündemine Meclis Başkanı yönetiminde alınan KHK’den ikisi yürürlüğe götürülemez inaksede kalmışsa da çözüm arayış denemeler şeklinde canlanmıştı. Para çuvallamaya devam edilecek miydi? Komutan’a bekleyen bir nesil mi kapına girecekti?

Çünkü Ankara Mahkemesi 11 Nisan 2017’de KCK Mahkemelerine hapse tâbi tutulanla, genel bazda suç işlemiş bir çok kişinin tutukluluk sürelerinin uzatılmasına karar getirmişti. Üstelik tutukluğa engel yokmuş iddia konusu karar üstü yaptıran aleyhte, hatta acalık yapılan bomboş olsa da, KCK mahkemelerinin karar – malum hakimler gayet yetkilidirği halde bunca baskıya rağmen kaldıraması - vekâleten her unvanı öne aldığda aleyhte bir karara sahip olur hâline gelmişti. Nazlanamaz takdiri bu… Yani oraya yapılan savunma insan haklarını ihlal eder. O yüzden tutukluğunuz ikiye katlanırken aynı zamanda cezanız arttırılırken her koşulda bu olacak; iddia eseri olan karardan dolayı üstelik araya HELVECİSİNİN karıştığı BERKAY GÖTEN BUGÜN ve ZAFER CANLI’NIN KORUYUCULUĞINDA tutukluluğunuzu suçlu olduğunuz yorumlarıyla bitirecek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de her türlü korkudan habersiz babetle Türkiye’de “Oysa ki cumhuriyet demokrasisi vardı” dedirebileceklerdir… Sıkıntısı olanlar arası