© Baykuş Haber

Erzurumdan tıp dünyasını heyecanlandıran gelişme

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ FEN FAKÜLTESİ KİMYA BÖLÜMÜ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. MURAT ÇELİK, 14 YILDIR ÜZERİNDE ÇALIŞTIKLARI VE GELİŞTİRDİKLERİ YARALARI İYİLEŞTİRİCİ KREMİN YERLİ-MİLLİ OLMASI İÇİN DESTEK BEKLEDİKLERİNİ SÖYLEDİ.

Atatürk Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Çelik, 14 yıldır üzerinde çalıştıkları ve geliştirdikleri yaraları iyileştirici kremin yerli-milli olması için destek beklediklerini söyledi.


Yanık, şeker hastalığı, darp, kangren ve bunlara bağlı yatalak hastalarda sıkça rastlanan yaralar için bitkisel bir ilaç geliştiren akademisyenler, bir dizi test aşamasından sonra gönüllü hastalar üzerinde yapılan denemelerden de başarılı sonuçlar aldı. Şimdi kremin başka hastalara da şifa olması için Sağlık Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan destek beklediklerini anlatan Prof. Dr. Murat Çelik, “Geliştirdiğimiz kremin yerli ve milli bir ilaç olmasını istiyoruz. Araştırma ve geliştirme fikirlerim, bana her vakit destek veren ve teşvik eden Prof. Dr. Metin Balcı ile başladı. Bizim sentezlediğimiz biyoetken madde; şeker hastası, yanık ve darp yaralarında, kangren hastalarında çok aktif bir birleşiktir. Geliştirdiğimiz birleşik bir ekip çalışmasının sonucudur. Farmakoloğumuz Prof. Dr. Zekai Halıcı, Mikrobiyolok Prof. Dr. Özlem Barış, Doç. Dr. Ufuk Atmaca ve Plastik Cerrah Doç. Dr. Abdülkerim Algan ile birlikte çalışmalarımızı yürüttük. Efektif yöntemle Dünyada ve Türkiye’de bir ilk molekü sentezledik. Şekeri 300-400 aralığında olan bir hastada bu yaraların iyileşmesini görmek bizim için çok değerliydi” dedi.



“Test aşamaları titizlikle takip edildi”


Atatürk Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Çelik ve Doç. Dr. Ufuk Atmaca, ilk olarak literatürde bilinen bir molekülün biyoaktif olduğunu belirleyerek çalışmalarına başladı. Bu bileşiğin kimyasal yollarla sentezinin pahalı ve çok uzun sürmesi üzerine aynı fakültede biyoloji bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Özlem Barış’tan destek isteyen akademisyenler, hep birlikte hummalı bir çalışma içine girdi. Prof. Dr. Özlem Barış, çeşitli mantarlar üzerinde denemeler sonucu geliştirilecek olan ilaç için istenilen bileşiğin sentezini mantarla yaptı. MC9 adını verdikleri mantarla molekülün kullanılabilir hale gelmesi çalışmaları 3 yıl sürdü. Çalışmalar sonunda hazırlanan ilaç, test için Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dahili Tıp Bilimleri Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zekai Halıcı ile paylaşıldı. Laboratuvar ortamında fareler üzerinde test edilen krem, yanık ve yaralama üzerindeki deneyleri başarıyla geçti. Metabolizmaları insana benzeyen farelerde kremin iyileştirici gücünün tespit edilmesi üzerine bu kez gönüllü hastalarda çalışma uygulandı.



Hastalarda olumlu sonuçlar alındı


Yeniden doku ve deri oluşturmada başarı sağlanan krem, Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdulkerim Algan’ın gönüllü hastalarında da denendi. Şeker hastalarından birinin ayağı kesilmekten kurtarırken, diyabetik yaraların yaklaşık 1 ay içinde iyileşmeye başladığı görüldü. Şekeri 400 olan hastanın yarası kısa sürede iyileşti. Krem, yatalak yaşlı hastanın vücudunda oluşan yaraları da kısa sürede iyileştirdi.



“Kremin suda çözünürlüğü önemli bir detay”


Prof. Dr. Murat Çelik, çalışmalarının yaklaşık 14 yıl sürdüğünü ve Doç. Dr. Ufuk Atmaca ile literatür taraması yaparken bu konuda eksiklik olduğunu gördükleri için çalışma başlattıklarını söyledi. Çelik, çalışmalarıyla ilgili, "Bize destek olan Özlem Hoca, çalışmaları sonucu bir mantar türünü kullanabileceğimizi belirledi. Hatta mantara da MC9 ismini verdi. Kremin mantarla yapılabilir olması bizim işimizi biraz daha kolaylaştırdı. Elde ettiğimiz kremin veriminin çok daha iyi olduğunu gördük. Teknologlarla yaptığımız çalışmalarda ilacın mikrogramının bile istenilen tedaviyi sağladığını tespit ettik. Kremin suda çözünür olması da bizim için önemli. İlacın etkin olabilmesi için suda çözünürlüğünün yüksek olması gerekiyor. Zaten bitki kimyası da bunu gerektiriyor. Kremin iyileştirme süresi de çok önemli.”



“Bizim işimiz özellikle yaralarla”


Yoğun bir tedavi uygulandığı takdirde şeker hastası yaralarının bir ayda toparlanmaya başladığını tespit ettiklerini belirten Prof. Dr. Murat Çelik, şöyle konuştu, “Kremi gönüllü hastalarda uyguladık. Kesilecek olan ayağının geliştirdiğimiz kremle kurtarıldığını gördük. Doktor kontrolünde yapılan çalışmalarda ilacın iyileştirme başarısı tespit ve teyit edildi. Krem, normal dokuya sürdüğünüz zaman elinizi nemlendiriyor, kuruluğu gideriyor. Krem iyi de bir nemlendirici ama biz yüze sürülmektense şeker hastası yaraları, yanık yaraları, darp yaralarında kullanılmasını tavsiye ediyoruz. Yani bizim işimiz yaralar. Yatak yaralarında ve şeker hastalığı yaralarında bu etken hiperbarik oksijene ihtiyaç duymadan kullanılan bir ilaç. Yüzde yüz doğal bitki içeriğiyle hazırladığımız steril doğal bir ürün. İçeriğinde toksik etkisi olmayan bir ilaç. Hastaların kan analizlerinde toksik etkiye sahip olmadığını da gözlemledik."



“Annemin ayakları kesilmekten kurtuldu”


Araştırmacılar tarafından geliştirilen kremi kullanan Aslıhan Han (73), ayaklarında oluşan yaralara iyi geldiğini belirterek, “Allah razı olsun. Bu krem sayesinde şifa buldum. Ben şeker hastasıydım ve sonrasında ayaklarımda yaralar çıkmaya başladı. Kremi kullanmaya başladım ve ayağım kesilmekten kurtuldu” dedi. Aslıhan Han’ın oğlu Tahsin Han’da kullanılan kremin faydasını gördüklerini belirterek, “Yaralardan sonra annemin ayakları kangrene dönmeye başladı. Pansuman tedavisiyle birlikte zamanla ayak parmakları kesildi. Bunun devam edeceği ve ayaklarının kesileceğini düşündük. Daha sonra geliştirilen bu kremde haberdar olduk. Kısa sürede kremin etkisini gördük. Ağrı kesici özelliğini de gördük. Annemi ayağındaki düzelme ve iyileşme doktorlarını da şaşırttı.” dedi. Kremin kullanan bir başka hasta olan Hatice Karasu’nun (71) oğlu Bülent Karasu “Annem geçen sene hastaneye yattı. Ama eve getirmek zorunda kaldık. Annem diyabet hastası ve aynı zamanda yatalak. Bu yüzden yatak yaraları vardı. Murat Hoca’nın ilacını denedik ve oldukça faydasını gördük” şeklinde konuştu.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER