Global Vodafone Vakfından dijital yetenek eğitimi araştırması
EğitimTÜRKİYE VODAFONE VAKFI BAŞKANI HASAN SÜEL, ARAŞTIRMAYI DEĞERLENDİRDİ
Global Vodafone Vakfı, aralarında Türkiye’nin de yer aldığı 10 ülkeyi kapsayan bir araştırma yayınladı. Araştırmaya göre, Türkiye’de ebeveynlerin yüzde 87’si, çocuklarının geleceği açısından dijital becerilerin önemli olduğuna inanıyor ve sınıflarda dijital teknoloji kullanımını destekliyor.
Global Vodafone Vakfı’nın IPSOS Almanya iş birliğiyle yayınladığı yeni anket çalışması, çocukları daha donanımlı hale getirmek ve bölgesel farklılıkları azaltmak için, Avrupa’da dijital yeteneklere yönelik eşit bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 10 ülkeden 10 bin ebeveynle gerçekleştirilen araştırma, öğrencilerin okullardaki dijital araçların kalitesine ilişkin endişelerini vurgularken, öğretmenlerin rehberlik ve eğitimle daha fazla desteklenmesi gerektiğinin altını çiziyor. Ebeveynler, eğitimde dijital teknolojinin potansiyeli konusunda iyimser olduğunu belirtse de, öğrencilere sunulan dijital yetenek kazanma fırsatlarını artırmak için tutarlı kaynak ve altyapı sağlayacak adımların atılması gerektiğini düşünüyor. Araştırmaya göre, Türkiye’de ebeveynlerin yüzde 87’si, çocuklarının geleceği açısından dijital becerilerin önemli olduğuna inanıyor ve sınıflarda dijital teknoloji kullanımını destekliyor.
Araştırmayı değerlendiren Türkiye Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel, “Global Vodafone Vakfı’nın yaptığı son araştırma, Avrupa’nın karşı karşıya olduğu yetenek açığını ortaya koyuyor ve gençlerde dijital okuryazarlığın artırılması gerektiğine dikkat çekiyor. Araştırmaya göre, ebeveynler dijital yeteneklerin öğretilmesine yönelik bir Avrupa standardı oluşturma konusunda öğretmenlerin desteklenmesi gerektiğini düşünüyor. Türkiye’de de ebeveynlerin yüzde 87’si, çocuklarının geleceği açısından dijital becerilerin önemli olduğuna inanıyor ve sınıflarda dijital teknoloji kullanımını destekliyor. Türkiye Vodafone Vakfı olarak, Habitat Derneği işbirliğiyle 7 yıldır yürüttüğümüz ‘Yarını Kodlayanlar’ projesiyle, ülkemizin dört bir yanında yaşları 7-14 arasında değişen çocuklara gönüllü eğitmenlerin yönetiminde programlamaya giriş ve algoritma mantığı gibi konularda teorik ve uygulamalı eğitimler veriyoruz. Böylece, çocuklarımızın dijital becerilerinin artırılmasına katkıda bulunuyoruz. Bugüne kadar 81 ilde 300 bini aşkın çocuğa kodlama öğrettik. Projemizin kapsamını sürekli genişletiyoruz” şeklinde konuştu.
Türkiye sonuçları
Araştırmaya göre, Türkiye’de ebeveynlerin yüzde 87’si, çocuklarının geleceği açısından dijital becerilerin önemli olduğuna inanıyor ve sınıflarda dijital teknoloji kullanımını destekliyor.
Yüzde 87’lik bir çoğunluk, dijital okuryazarlığın okullarda temel öğrenim hedeflerinden biri olması gerektiğini düşünüyor. Yüzde 70’lik bir kesim de dijital teknoloji kullanımı konusunda Avrupa genelinde aynı standartların geçerli olması gerektiğini düşünüyor.
Ebeveynlerin yüzde 61’i, çocuklarının dezenformasyona maruz kalmasından endişe ediyor. Bu nedenle yüzde 46’sı, okullara dışarıdan uzmanların gelerek çocuklara eğitim vermesi, yüzde 45’i de ebeveynler için bilgilendirme etkinliklerinin yapılması gerektiğini düşünüyor.
Ebeveynlerin yüzde 50’si, sınıflarda dijital araç kullanımı konusunda devlet tarafından öğretmenlere daha fazla eğitim verilmesi gerektiğini; yüzde 45’i, sınıfta dijital eğitime yaklaşımlar konusunda okullara rehberlik hizmeti verilmesi ve yüzde 43’ü, dijital teknolojiler için daha fazla finansman sağlanması gerektiğini düşünüyor.
Avrupa sonuçları
Avrupalı ebeveynlerin yüzde 85’i, çocuklarının kariyer beklentilerinin büyük ölçüde dijital yeteneklere bağlı olduğuna inanıyor. Ancak, yalnızca dörtte üçü (yüzde 78), çocuklarının okulda öğrenmeyi destekleyen dizüstü bilgisayar, tablet ve elektronik beyaz tahta gibi dijital araçlara erişebildiğini bildirdi.
Okullarda dijital araçlara erişim imkanı, Avrupa ülkeleri arasında önemli farklılıklar gösteriyor. İngiltere, Hollanda ve Portekiz’deki öğrenciler yüzde 87-88 ile en yüksek erişim oranlarına sahipken, Macaristan, İtalya ve Yunanistan’daki öğrencilerde bu oran yaklaşık yüzde 70’e düşüyor.
Toplamda okulların yarıdan biraz fazlası online eğitim sunuyor ve bunların sadece yüzde 59’u, öğrencilerine evden online eğitime erişmeleri için cihaz sağlıyor. İtalya ve Portekiz’de her 5 öğrenciden sadece 2’si, okullarının sağladığı online eğitim imkanına erişebiliyor.
Ebeveynlerin neredeyse dörtte üçü (yüzde 73), dijital yeteneklerin öğretilmesine yönelik oluşturulacak Avrupa standartlarını destekleyeceklerini belirtirken, yüzde 85’i, dijital okuryazarlığın okulda temel bir öğrenme hedefi olması gerektiğini söylüyor.
Her ülkeden bin kişi katıldı
Verilen bilgiye göre, araştırmada Almanya, Yunanistan, Macaristan, İtalya, Hollanda, Portekiz, Romanya, İspanya, Türkiye ve Birleşik Krallık yer aldı. Her ülkeden 1000 kişinin katıldığı araştırma kapsamında 23 Şubat - 16 Mart tarihleri arasında toplam 10 bin ilkokul, ortaokul ve lise velisiyle anket yapıldı.
İlginizi Çekebilir