Güngörendeki patlamada hayatını kaybedenler şehadetlerinin 16. yılında anıldı
GenelGÜNGÖREN'DE 2008 YILINDA ÇÖP KUTUSUNA BIRAKILAN İKİ BOMBANIN PATLATILMASI SONUCU HAYATINI KAYBEDEN 18 VATANDAŞ, ŞEHADETLERİNİN 16. YILINDA ANILDI. PROGRAMDA KONUŞAN GÜNGÖREN BELEDİYE BAŞKANI BÜNYAMİN DEMİR, “BİZİ BÖLMEK, BİZİ BİRBİRİMİZE DÜŞÜRMEK İSTEYENLERE DE ALLAH FIRSAT VERMESİN. BİZ BUGÜN BURADA O GÜNÜN HATIRASINI TEKRAR YAŞATIYORUZ. ALLAH ÖMÜR VERİRSE HER SENE BURADA BUNU HATIRLAMAYA, BİZ BERABERİZ, BİZ YAN YANAYIZ, KOMŞULARIMIZLA KARDEŞ KARDEŞE, GÖNÜL GÖNÜLE BERABERİZ DEMEYE DEVAM EDECEĞİZ. İNŞALLAH BURADA BİR DAHA BÖYLE GÜNLERİ YAŞAMAYIZ” DEDİ.
Güngören’de 2008 yılında çöp kutusuna bırakılan iki bombanın patlatılması sonucu hayatını kaybeden 18 vatandaş, şehadetlerinin 16. yılında anıldı. Programda konuşan Güngören Belediye Başkanı Bünyamin Demir, “Bizi bölmek, bizi birbirimize düşürmek isteyenlere de Allah fırsat vermesin. Biz bugün burada o günün hatırasını tekrar yaşatıyoruz. Allah ömür verirse her sene burada bunu hatırlamaya, biz beraberiz, biz yan yanayız, komşularımızla kardeş kardeşe, gönül gönüle beraberiz demeye devam edeceğiz. İnşallah burada bir daha böyle günleri yaşamayız” dedi.
Güngören Belediyesi, 27 Temmuz 2008’deki bombalı saldırı sonucu hayatını kaybeden şehitlerin isimlerinin yazılı olduğu Menderes Caddesi’ndeki anıtın önünde anma töreni düzenledi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törende, şehitler için Kur’an-ı Kerim okunup dua edildi. Törene Güngören Belediye Başkanı Bünyamin Demir, patlamada hayatını kaybedenlerin yakınları, Güngören İlçe Kaymakamı Abdullah Küçük ve çok sayıda vatandaş katıldı.
“Bizi bölmek, bizi birbirimize düşürmek isteyenlere Allah fırsat vermesin”
Anma programında konuşan Güngören Belediye Başkanı Bünyamin Demir, “Her sene olduğu gibi yine Temmuz ayının son günlerinde burada birlikteyiz. Bizim için tekrar o günleri hatırlamaya vesile oluyor ama aynı zamanda bir araya geliyoruz, tekrar hatırlıyoruz, unutmadığımızı bir kez daha haykırıyoruz. Çünkü burada şehit olanlar bu ülkenin, bu memleketin birliği beraberliği uğruna fedai can eylediler. Nasıl ki bu toprakların sınırlarında bizim sınırlarımızı korumak için can verdiyse kardeşlerimiz, şehitlerimiz, nasıl mücadele ettiyse gazilerimiz aynı şekilde onlarda bu ülkenin birliğine, beraberliğine saldıranlara karşı burada canlarıyla bedel ödediler. Allah rahmet eylesin. Bizi bölmek, bizi birbirimize düşürmek isteyenlere de Allah fırsat vermesin. Biz bugün burada o günün hatırasını tekrar yaşatıyoruz. Allah ömür verirse her sene burada bunu hatırlamaya, biz beraberiz, biz yan yanayız, komşularımızla kardeş kardeşe, gönül gönüle beraberiz, görünüşlerimiz farklı olsa da, dünya görüşlerimiz farklı olsa da, meseleleri algılayış biçimlerimiz farklı olsa da mesele millet, mesele memleket olduğunda biz yan yanayız, omuz omuzayız ve aramıza girmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz demeye her sene devam edeceğiz. İnşallah burada bir daha böyle günleri yaşamayız, inşallah bu ülkeye böyle saldırılar gerçekleşmez bunun için görev yapan tüm Mehmetçiklerimize, polislerimize, güvenlik güçlerimize Allah yardım etsin, onlara teşekkür ediyoruz” dedi.
Patlamada oğlunu kaybeden baba: “Terör Furkan’ımı aldı götürdü”
Bombalı saldırıda 14 yaşındaki oğlunu kaybeden Mustafa Şentürk, “Acımız devam ediyor, oğlum rahmetli Furkan’ım 14 yaşındaydı. Okul birincisiydi, imtihanlara girdi, hepsini kazandı, vefat ettikten bir hafta sonra Kuleli Lisesi’ni kazandığının belgesini getirdiler. Furkan’ım çok dürüst birisiydi, karıncayı dahi incitmezdi. Çok sevecen, çok tatlı, çok güzel bir oğlum vardı. Babasını, annesini hiç incitmezdi. Terör aldı götürdü. İlk önce ses bombası patlatıyorlar. Rahmetli oğlum yaralıları ambulansa bindiriyor dönüşte ikinci bombanın patlamasıyla şehit oluyor. Oğlum şehit olurken bile yardım ediyor” şeklinde konuştu.
“16 yıl oldu ama acımız 16 dakika önce olmuş gibi hiç dinmedi”
Bombalı saldırıda hayatını kaybeden Furkan Şentürk’ün annesi Şadiye Şentürk ise, “16 yıl oldu ama acımız 16 dakika önce olmuş gibi hiç dinmedi. En küçük oğlumdu ablası ve abisi vardı. 14 yaşındaydı oğlum. Oğlumun cansız bedenini burada gördüm. İnanamadım o değildir dedim. Bir sene tedavi gördüm ama hep bekliyordum ki oğlum gelecek. Mehmetçiğin gözlerinden öpüyorum o yavrular dağda bizim için mücadele ediyor” dedi.
İlginizi Çekebilir