İSTANBUL- AKŞENER VE İMAMOĞLU ÖĞRENCİLERLE İFTARDA BİR ARAYA GELDİ

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, dün akşam Beyoğlu Örnektepe Öğrenci Yurdu'nda öğrencilerle iftar yaptı. Akşener, iftar sonrası öğrencilerin sorularını yanıtlarken, İstanbul Sözleşmesi konusunda şunları söyledi: "Kimse cayamaz. En ufak bir tereddüt yaşanmasın. İstanbul Sözleşmesi yaşatır."

İstanbul'da gençlerle bir arada olmaktan mutlu olduğunu belirten Akşener, Millet İttifakı'nın seçim sonuçlarına dikkat çekti. İstanbul ve Ankara'nın en atipik sonuçlar olduğunu vurgulayan Akşener, "Orada sandığın korunmasının, seçmenin sandığa gitmesinin sağlanmasının, sadece gençlerden bahsetmiyorum, bir depremzedeler var, çeşitli yerlere tahliye oldular. Biz bütçelerimizi birleştirerek, imkanlarımızı birleştirerek ve sandık başı açısından insan unsurlarımızı birleştirerek İstanbul'da Ankara'da diğer şehirlerde olduğu gibi iş birliği yapıyoruz. Dolayısıyla bu güç birleştirmesi sizlerin üzerindeki ekonomik yükü kaldıracak" dedi.

Ekrem İmamoğlu ise İstanbul'un depreme ne kadar hazır olduğu sorusuna, "Biz 99 depreminden bu yana atılmış adımlara baktığımızda aynı süratle gidersek, 80 senede İstanbul'u dayanaklı bir şehir yapamayız. Onun için daha hızlı hareket etmeli, daha koordineli, daha kurallara sadık olmalıyız. Hatta ben diyorum ki yasa çıkartmalıyız. Bir canı bile feda edemeyiz bu afetlere artık. Bu depremle canımız çok acıdı ve bu acı hiç dinmesin. Dinmemeli. Bu memleketin bütün bu risklerini giderene kadar. Keşke ben diyebilsem ki 'İstanbul'da sorun yok'. Öyle bir şey diyemem. Zaten mucize bu şehirde 3-4 senede bir şeyleri düzeltmek. Mümkün değil. Biz bugün sağlıklı bir planlamayla bu şehri 15-20 yılda çok dayanıklı, güzel bir şehir haline getirebiliriz" şeklinde cevap verdi.

Meral Akşener ayrıca, sosyal medyada kendisine 'Meral mommy' denmesinin nasıl hissettirdiğine dair bir soruya, "Anne sözünü çok seviyorum. Mommy İngilizce ama anne anlamı. Gerçekten anne olmayı çok seviyorum" yanıtını verdi.