İstanbulda yasadışı organ naklinde yabancı uyruklu 7 kişi gözaltına alındı

İstanbul'da sahte belgelerle gerçekleştirilen yasa dışı organ nakli planı, polis tarafından düzenlenen başarılı bir operasyonla bozuldu. Bu operasyon sonucunda 7 kişi polis tarafından gözaltına alındı.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü ekipleri, yasa dışı organ ve doku ticaretini önlemek amacıyla bir operasyon gerçekleştirdi. Operasyon sonucunda, sahte belgelerle yasa dışı organ nakli yapmayı planlayan yabancı uyruklu bir hastanın tespit edildiği, aynı ülke vatandaşı bir şahsın ise böbreğini para karşılığında satmaya çalıştığı ve yasa dışı organ ticaretinin organizasyonunu üstlendiği belirlendi.

İddialara göre, "karı-koca" olduklarını iddia eden yabancı uyruklu böbrek alıcısı ve donör, İstanbul'daki özel bir hastaneye organ nakli için başvuruda bulundu. Ancak polis, hastaneye sunulan belgelerin sahte olduğunu tespit etti. İncelemeler sonucunda, donör olarak tanıtılan kişinin, aslında böbrek alıcısının gerçek eşi olmadığı ve sahte bir pasaport düzenlenerek böbrek alıcısının eşi gibi gösterildiği anlaşıldı.

Polis, olayı daha da derinlemesine araştırdı ve yabancı uyruklu şüphelilerin sahte pasaportlarla nakli organize ettiklerini, bu kişilere yardım ettiklerini tespit etti. Böbrek alıcısının organizatörlerle anlaşarak nakil işlemi için 50 bin Amerikan doları karşılığında anlaştığı, donör kişiye ise nakil sonrası 12 bin dolar ödeneceği belirlendi. Operasyon sırasında, hastanenin çalışanı olduğu ve uluslararası hasta departmanında görev yaptığı ortaya çıkan bir şüpheli de bulundu.

30 Mayıs'ta gerçekleştirilen operasyonda, sahte belgelerle organ nakli organize eden şüpheliler gözaltına alındı. Operasyon sonucunda, organizatör olan Mustafa Y., Şerif D., Mustafa D. tutuklandı ve cezaevine gönderildi. Böbrek alıcısı Samı Taha M.S., donör Saadi Sıdı A. ve böbrek alıcısının arkadaşı Muhammad Omar A. ise adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. Bu operasyon, yasa dışı organ ticareti ve sahte belge kullanımının önlenmesi adına önemli bir adım olarak kayda geçti.