Ne savaş ne deprem onun hayallerini yıkamadı
Haberde insanEMİNE AHMED VE AİLESİ
Suriye’de 11 yıl önce gerçekleştirilen bombardımanda evleri yıkılan ve Türkiye’ye sığınan Ahmed ailesinin 15 yaşındaki kızları Emine Ahmed, geçen yıl 6 Şubat’ta yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremlerde de evini kaybetti. Yaşadıklarının stresini bilek güreşinde atan Emine Ahmed, şimdi ahırdan çevirme baraka evde Avrupa’da Şampiyon olma hayaliyle hazırlanıyor.
Suriye’de kendilerine ait evde yaşayan Ahmed ailesi, 15 Mart 2011 yılında çıkan iç savaşın ardından kabus dolu günler yaşamaya başladı. 2012 yılında daha da şiddetlenen iç savaşta gerçekleştirilen bombalı saldırılarda evi yıkılan 4 kişilik Ahmed ailesi, aylarca süren yolculuğun ardından Türkiye’ye ulaşmayı başardı. Kilis’e yerleşen aile, Türkiye’de yaşadıkları zorlu süreçlerin ardından Kilis Merkeze bağlı Yavuzlu Köyü’nde tek katlı bir evde yaşamaya başladılar. Aile nüfusu 9 kişiye ulaşan Ahmed ailesi, geçen yıl yaşanan 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde de büyük darbe aldı. Savaş kabusunu geride bırakan aile bu kez ise deprem ile sarsıldı. Kaldıkları evi yıkılan Ahmed ailesinin 9 ferdi de şans eseri yara bile almadan sağ kurtulmayı başardı.
4 yaşında ailesi ile Türkiye’ye sığının Ahmed ailesinin en büyük kızı Emine, yaşadığı tüm zorlu süreçlere rağmen bilek güreşi ile stresini atmaya başladı. Deprem öncesi iç savaşın yaralarını bilek güreşi yaparak saran Emine Ahmed, okul müsabakalarında birinci oldu. Türkiye şampiyonu olma hayaliyle hazırlanan Emine, depremin izlerini yine antrenman yaparak sildi. Deprem öncesinde okulda ve evde günde yaklaşık 7-8 saat boyunca diğer arkadaşlarıyla antrenman yapan Emine, deprem sonrasında da pes etmedi. Zorlu günlere rağmen çadırda, tarlada kardeşleri ile antrenman yapan Emine Ahmed, kendisi gibi depremzede kardeşleri ile bulduğu her fırsatta çalıştı.
Ülkelerindeki iç savaş sonrasında sığındığı Türkiye’de bilek güreşi ile tanışan Emine Ahmed için, ağır ve zorlu şartların yaşandığı 6 Şubat depremleri de dönüm noktası oldu. Deprem sonrasında bilek güreşinde başarıları artarda gelen Ahmed, hayallerini süsleyen madalyaları tek tek toplamaya başladı. Kilis’te düzenlenen maçlara katılan Emine Ahmed, 35 kilo da sağ ve sol kolda rakiplerini yenerek Kilis şampiyonu olurken, Karaman’da düzenlenen Bölge şampiyonasında ve Kayseri’de düzenlenen Türkiye Şampiyonası’nda sağ kolda şampiyon oldu.
2 kız kardeşine ilham oldu
Azmi ve çalışkanlığı ile kız kardeşlerine örnek olan Emine Ahmed, elde ettiği birincilik madalyaları sürekli birlikte çalıştığı kardeşlerine ilham oldu. Kendisini örnek alan kardeşleri ile her fırsatta çalışmalarını sürdüren Ahmed, hem kendi için antrenman yaparken hem de kendisi gibi yarışmalarına hazırlanan kardeşlerine antrenörlük yapıyor.
“Üzüntümüz kızımızın madalyaları ile hafifledi’’
Deprem sonrasında sabah çobanlık yapan babasına, akşam ise ev işlerinde kendisine yardım ettiğini anlatan Döne Ahmed, öğlen de okula giden kızının tüm bu zorluklara rağmen antrenmanlarını da aksatmadığını kaydetti. Yaşadıkları acı ve üzüntülerinin de kızının madalyaları ile hafiflediğini belirten Döne Ahmed, “Kahramanmaraş depremlerinde çocuklarım da, bende çok korktuk. Çok şükür kimseye bir şey olmadı. Ama evimiz yıkıldı. Zorlu şartlarda evsiz kalmamız nedeniyle bir süre kızım spora ara verdi. Ama turnuvalar yaklaşınca, çalışmaya başladı. Sabah babasıyla çobanlık yaptı, öğlen okula gitti, derslerine çalıştı. Akşam da ev işlerinde hem bana yardım etti, hem de babasıyla antrenman yaptı ve Türkiye şampiyonu oldu. Evimiz yıkıldı, zorlu günler yaşadık ama kızımın aldığı madalyalar üzüntümüzü, acımızı hafifletti” dedi.
‘‘Erkek oğlum yok ama şampiyon kızım var”
7 kızı olduğunu belirten baba Sami Ahmed ise, en büyük kızı Emine’nin azmi ve çalışkanlığı ile erkek evlatlara bedel olduğunu ifade etti. Depremde yaşadıklarını da anlatan Sami Ahmed, ‘‘6 Şubatta yaşanan depremde biz uykuda yakalandık. Sesler geldi ve eşimin bağırmasıyla birlikte çocuklarımı toparlayarak hemen dışarıya çıktık. Çocuklarımızla birlikte evsiz kaldık. Havalar çok soğuktu, yağmur ve kar yağıyordu. Depremden birkaç saat sonra devletimiz bizleri yalnız bırakmadı. Bizlere çadır ve yiyecek gönderdi. Çadırda kalıyorduk ama kızım sabah çobanlık yapıyor, öğlen okula gidiyor. akşamları da beraber çadırda kalıyorduk. Kızım hem tarlada, hem okulda, hem de çadırda, antrenmanlar yaptı. Tüm olumsuzluklara rağmen başardı ve kızım Türkiye şampiyonu oldu. Hiç erkek evladım olmadı ama şampiyon kızım var. Kızımın her türlü arkasında durdum ve şimdi de çok gururluyum’’ şeklinde konuştu.
Yaşadığı zorlu günleri anlatan Emine Ahmed, ülkelerindeki iç savaş sonrasında geceleri bomba ve silah sesleri ile uyandığını, Türkiye’ye sığındıklarında ise yıllarca kabus gördüğünü ifade etti. Savaşı unutmak için başladığı bilek güreşi ile geçmişin izlerini silmeye başladığını belirten Emine Ahmed, deprem sonrasında ise geceleri deprem korkusundan uyuyamadığını söyledi. Deprem korkusunu da sıkı bir şekilde yaptığı bilek güreşi antrenmanları ile yendiğini anlatan Emine Ahmed, “Bölgede yaşanan depremlerde evimizin yıkıldığını gördüm. Çaresiz bir şekildeydim ve elimden hiçbir şey gelmiyordu. Sadece kurtulduğumuza sevindim ve depremler hiç durmadan devam ediyordu. Gidebileceğimiz yerimiz ve akrabamız olmadığı için kardeşlerim, annem ve babamla sokakta yaktığımız ateşin başında kaldık. İç savaş sonrası tutunduğum bilek güreşinde şampiyonluklar, madalyalar elde etmek için antrenman yapmamız gerektiğini biliyordum. Bende düşündüm ve çok yakın tarihte maçlarım vardı hemen antrenmanlara devam etmem gerekiyordu. Sabah babamla çobanlık yaptım, öğlen okula giderek hocamla antrenman yaptım, akşam ise babamla çadırda bilek güreşi yaparak maçlara hazırlandım ve girdiğim 4 maçın hepsini de kazandım’’ dedi.
‘‘Çadırdan Türkiye şampiyonluğuna’’
Çadırda yaşayarak ve çobanlık yapan öğrencisinin zorluklara rağmen yıkılmadığını ve Türkiye şampiyonu olduğunu dile getiren Beden Eğitimi Öğretmeni Erdem Çelik, ‘‘Emine, 2023 yılında Okullar arası Bilek Güreşi Turnuvasında Türkiye şampiyonu oldu. Bu şampiyonluğu anlamlı kılan olay ise 6 Şubat’ta yaşanan depremde Emine ve ailesinin evi yıkılmasıdır. Emine’nin çadırda yaşamına rağmen pes etmemesi ve aksine çobanlık yapan babasına, ev işlerini yapan annesine yardım etmesi ve her fırsatta antrenman yapmasıdır. Antrenmanlarını aksatmayan Emine’nin çabalarının karşılığını alması ve şampiyonluklar yaşaması sadece kız kardeşlerine değil, tüm gençlere örnek oldu. Avrupa’da şampiyon olma hayaliyle hazırlanan Emine’nin ve bu sene birlikte çalıştığı kız kardeşlerinin de şampiyon olacaklarına inanıyorum” diye konuştu.
İlginizi Çekebilir