© Baykuş Haber

Padişahların meyvesi görücüye çıktı, taleplere zor yetişiyorlar

Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde yetiştirilen Osmanlı Çileği, benzersiz aroması, rengi ve kokusuyla diğer çilek türlerinden ayrılıyor. Osmanlı Çileği, padişah sofralarının vazgeçilmez meyvelerinden biri olarak bilinirken, nadir bulunması talepleri karşılayamıyor.

Osmanlı Çileği, 2021 yılında Kdz. Ereğli Osmanlı Çileğini Yaygınlaştırma ve Üreticileri Koruma Derneği tarafından coğrafi işaret olarak tescillendi. Bu özel çilek türü, sadece lezzetiyle değil, aynı zamanda aroması ve kokusuyla da dikkat çekiyor.

63 yaşındaki tarım emeklisi Galip Keskin, dedesinden aldığı tarım geleneğini sürdürerek Osmanlı Çileği yetiştirmeye devam ediyor. Keskin, "Bu işi çocukluğumuzdan beri yapıyoruz. Bu çilek bize Osmanlılar döneminden kalmadır. Bizden önce büyüklerimiz de bu işi yapardı. Osmanlı Çileği çok özeldir ve narin bir çilektir. Yazın kurumaya yatkın olduğu için üretimi sınırlıdır. Bu nedenle bol miktarda bulunmaz. Aroması çok özeldir ve reçel yapımı için idealdir. Genellikle hediyelik olarak tercih edilir. Ekim ayında dikilir ve Mayıs-Haziran aylarında hasat edilir" şeklinde açıklamalarda bulundu.

Osmanlı Çileği'nin yanı sıra Alo çileği de yetiştirdiklerini belirten Keskin, "Alo çileği, Osmanlı Çileği'nden daha büyüktür ve dayanıklılığı daha fazladır. Bu nedenle genellikle köylüler Alo çileği üretmeyi tercih ediyorlar. Havaların etkisiyle hasat miktarı değişebilir. Yağışlı havalarda çürüme riski oluşur. Bu işi en az 50 yıldır yapıyoruz ve emek ister. Genç kuşaklar bu zahmetli işle uğraşmamayı tercih ediyorlar" dedi.

Osmanlı Çileği'nin zahmetli bir iş olduğunu söyleyen Keskin, "Bu çileği genellikle emekliler yetiştiriyor. Yeni nesil pek bu işle uğraşmaz. Biz eski nesil olarak bu geleneği sürdürüyoruz. Her yıl en az 7-8 kez bitkileri temizlememiz gerekiyor. Kurak havalarda bitki dayanamaz ve kurur. Ancak elimizden geldiğince üretmeye çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER