‘Tarama testleri ve yeni ilaçlar, akciğer ve meme kanserinde başarıyı artırdı’
SağlıkANKARA, (DHA)- Akciğer kanserinde tedavi koşullarının kişiye özel olmasının yaşam süresini uzattığına dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Kılıçkap, “Kanser ilişkili ölümlerde özellikle akciğer kanseri ve meme kanserinde ölüm sıklığı her geçen gün azalmaya devam etmektedir. Bu azalmanın temel nedeni olarak tarama testlerinin getirdiği erken tanı ve buna bağlı olarak daha iyi bir sağkalım süresi olması yanı sıra, immünoterapi ve hedefleyici tedavilerle yani akıllı ilaçlarla elde edilen yüksek başarı oranlarıdır” dedi. Liv Hospital Ankara Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Kılıçkap, kanserin görülme oranı, kanser teşhisi ve kanser tedavisi hakkında açıklamalarda bulundu. Kanserin görülme sıklığı ve ölüm oranlarının gün geçtikçe arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Kılıçkap “Kanser tüm hastalıklar içerisinde hâlâ en sık görülen ikinci ve en çok ölüme neden olan ikinci hastalık olarak yer almaktadır. Kalp-damar hastalıkları sıklığında azalma izlenirken, tüm çabalara rağmen kanser sıklığı halen artmaya devam etmektedir. Yakın zamanda dünya kanser verileri yayınlandı. Kanser tüm hastalıklar içerisinde hala en sık görülen ikinci ve en sık ölüme neden olan ikinci hastalık olarak yer almaktadır. Kalp-damar hastalıkları sıklığında azalma izlenirken, tüm çabalara rağmen kanser sıklığı halen artmaya devam etmektedir” diye konuştu. ‘TARAMA TESTLERİ VE YENİ İLAÇLAR BAŞARIYI ARTIRDI’ Prof. Dr. Kılıçkap, sözlerini şöyle sürdürdü; “Kanser ilişkili ölümlerde özellikle akciğer kanseri ve meme kanserinde ölüm sıklığı her geçen gün azalmaya devam etmektedir. Bu azalmanın temel nedeni olarak tarama testlerinin getirdiği erken tanı ve buna bağlı olarak daha iyi bir sağkalım süresi olması yanı sıra, immünoterapi ve hedefleyici tedavilerle yani akıllı ilaçlarla elde edilen yüksek başarı oranlarıdır. Günümüzde birçok kanser türünde kullanılan immunoterapiler veya akıllı ilaçlar (tümör hedefli ilaçlar) gibi yeni ilaçlar sayesinde standart kemoterapi ilaçlarına göre daha az yan etki ile uzun süreli yaşam süreleri elde etmek mümkündür. Örneğin metastatik akciğer kanserli hastalar, standart bir tedavi yaklaşımından ziyade kişiye özel tedavi ajanları ile tedavi edilmektedir. ALK mutasyonu olan hastalarda bu mutasyona özel geliştirilmiş ilaçlar sayesinde 9-10 yıla yaklaşan uzun süreli yaşam süreleri elde edilebilmektedir. PDL1 düzeyi ile ilişkili olarak tek başına veya kemoterapi ile birlikte verilen immunoterapi ilaçları sayesinde ise her 3 hastadan biri 5 yıldan daha uzun süreli yaşayabilmektedir.” ‘KANSER TEDAVİSİNDE YENİ GELİŞMELER ÜMİT VERİYOR’ Prof. Dr. Kılıçkap, kanser tedavisi ile ilgili, “Meme kanseri, böbrek kanseri, karaciğer kanseri, yemek borusu-mide kanserleri ve melanom adlı cilt kanseri gibi birçok kanser türünde de akıllı ilaçlar veya immunoterapiler yüksek tedavi yararı sağlamaktadır. Teknolojinin de yardımıyla günümüzde artık hedefli tedavilerle kombine edilen kemoterapi ilaçları artık ‘antikor-ilaç konjugatı’ olarak adlandırılan ve tek bir ilaç olarak uygulanan ilaçlar birçok kanser tedavisinde oldukça ümit verici sonuçlar elde edilmesine neden olmaktadır. Bununla birlikte, halen klinik çalışmaları devam eden gen tedavileri ve kanser aşıları ile elde edilen ilk veriler heyecan yaratmaktadır” dedi. ‘TARAMA TESTLERİ İLE ERKEN TANI KOYMAK MÜMKÜN’ Erken teşhisin önemini vurgulayan Prof. Dr. Kılıçkap, “Kanserde önemli prensiplerden biri de erken tanıdır. Bugün itibariyle en sık görülen kanserler olmasına karşın, uygun tarama testleri ile erken tanı koyabilmek ve kür sağlamak mümkündür. Başta meme kanseri, bağırsak kanseri ve rahim ağzı kanseri gibi kanser türlerinde tarama testleri ile erken tanı koymak mümkündür. Ayrıca prostat kanseri, akciğer kanseri ve cilt kanseri gibi kanser türleri için de erken tanı ve tarama testleri önerilmektedir. Erken tanı ve tarama testleri için sağlıklı bireylerin özellikle ailesinde kanser öyküsü olan bireylerin bu konuda hekim desteği alması oldukça önemlidir. Ayrıca artık günümüzde ailesel kanser riskini ortaya koyan genetik testleri ile risk altındaki bireyler belirlenip birçok kansere karşı önlem almak mümkündür” diye konuştu. (DHA)
ANKARA, (DHA)- Akciğer kanserinde tedavi koşullarının kişiye özel olmasının yaşam süresini uzattığına dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Kılıçkap, “Kanser ilişkili ölümlerde özellikle akciğer kanseri ve meme kanserinde ölüm sıklığı her geçen gün azalmaya devam etmektedir. Bu azalmanın temel nedeni olarak tarama testlerinin getirdiği erken tanı ve buna bağlı olarak daha iyi bir sağkalım süresi olması yanı sıra, immünoterapi ve hedefleyici tedavilerle yani akıllı ilaçlarla elde edilen yüksek başarı oranlarıdır” dedi.
Liv Hospital Ankara Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Kılıçkap, kanserin görülme oranı, kanser teşhisi ve kanser tedavisi hakkında açıklamalarda bulundu. Kanserin görülme sıklığı ve ölüm oranlarının gün geçtikçe arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Kılıçkap “Kanser tüm hastalıklar içerisinde hâlâ en sık görülen ikinci ve en çok ölüme neden olan ikinci hastalık olarak yer almaktadır. Kalp-damar hastalıkları sıklığında azalma izlenirken, tüm çabalara rağmen kanser sıklığı halen artmaya devam etmektedir. Yakın zamanda dünya kanser verileri yayınlandı. Kanser tüm hastalıklar içerisinde hala en sık görülen ikinci ve en sık ölüme neden olan ikinci hastalık olarak yer almaktadır. Kalp-damar hastalıkları sıklığında azalma izlenirken, tüm çabalara rağmen kanser sıklığı halen artmaya devam etmektedir” diye konuştu.
‘TARAMA TESTLERİ VE YENİ İLAÇLAR BAŞARIYI ARTIRDI’
Prof. Dr. Kılıçkap, sözlerini şöyle sürdürdü; “Kanser ilişkili ölümlerde özellikle akciğer kanseri ve meme kanserinde ölüm sıklığı her geçen gün azalmaya devam etmektedir. Bu azalmanın temel nedeni olarak tarama testlerinin getirdiği erken tanı ve buna bağlı olarak daha iyi bir sağkalım süresi olması yanı sıra, immünoterapi ve hedefleyici tedavilerle yani akıllı ilaçlarla elde edilen yüksek başarı oranlarıdır. Günümüzde birçok kanser türünde kullanılan immunoterapiler veya akıllı ilaçlar (tümör hedefli ilaçlar) gibi yeni ilaçlar sayesinde standart kemoterapi ilaçlarına göre daha az yan etki ile uzun süreli yaşam süreleri elde etmek mümkündür. Örneğin metastatik akciğer kanserli hastalar, standart bir tedavi yaklaşımından ziyade kişiye özel tedavi ajanları ile tedavi edilmektedir. ALK mutasyonu olan hastalarda bu mutasyona özel geliştirilmiş ilaçlar sayesinde 9-10 yıla yaklaşan uzun süreli yaşam süreleri elde edilebilmektedir. PDL1 düzeyi ile ilişkili olarak tek başına veya kemoterapi ile birlikte verilen immunoterapi ilaçları sayesinde ise her 3 hastadan biri 5 yıldan daha uzun süreli yaşayabilmektedir.”
‘KANSER TEDAVİSİNDE YENİ GELİŞMELER ÜMİT VERİYOR’
Prof. Dr. Kılıçkap, kanser tedavisi ile ilgili, “Meme kanseri, böbrek kanseri, karaciğer kanseri, yemek borusu-mide kanserleri ve melanom adlı cilt kanseri gibi birçok kanser türünde de akıllı ilaçlar veya immunoterapiler yüksek tedavi yararı sağlamaktadır. Teknolojinin de yardımıyla günümüzde artık hedefli tedavilerle kombine edilen kemoterapi ilaçları artık ‘antikor-ilaç konjugatı’ olarak adlandırılan ve tek bir ilaç olarak uygulanan ilaçlar birçok kanser tedavisinde oldukça ümit verici sonuçlar elde edilmesine neden olmaktadır. Bununla birlikte, halen klinik çalışmaları devam eden gen tedavileri ve kanser aşıları ile elde edilen ilk veriler heyecan yaratmaktadır” dedi.
‘TARAMA TESTLERİ İLE ERKEN TANI KOYMAK MÜMKÜN’
Erken teşhisin önemini vurgulayan Prof. Dr. Kılıçkap, “Kanserde önemli prensiplerden biri de erken tanıdır. Bugün itibariyle en sık görülen kanserler olmasına karşın, uygun tarama testleri ile erken tanı koyabilmek ve kür sağlamak mümkündür. Başta meme kanseri, bağırsak kanseri ve rahim ağzı kanseri gibi kanser türlerinde tarama testleri ile erken tanı koymak mümkündür. Ayrıca prostat kanseri, akciğer kanseri ve cilt kanseri gibi kanser türleri için de erken tanı ve tarama testleri önerilmektedir. Erken tanı ve tarama testleri için sağlıklı bireylerin özellikle ailesinde kanser öyküsü olan bireylerin bu konuda hekim desteği alması oldukça önemlidir. Ayrıca artık günümüzde ailesel kanser riskini ortaya koyan genetik testleri ile risk altındaki bireyler belirlenip birçok kansere karşı önlem almak mümkündür” diye konuştu. (DHA)
İlginizi Çekebilir