Turkcell, 2023 yılında da istikrarlı ve güçlü büyümesini sürdürdü
EkonomiTURKCELL, GENİŞLEYEN MÜŞTERİ BAZI, GÜÇLÜ ARPU PERFORMANSI, DİJİTAL SERVİSLER VE TECHFİN FAALİYETLERİNİN KATKISIYLA 2023 YILINDA DA İSTİKRARLI VE GÜÇLÜ BÜYÜMEYE DEVAM ETTİ. GRUP GELİRLERİ YILLIK BAZDA YÜZDE 14,6 REEL BÜYÜYEREK 107,1 MİLYAR TL, FAVÖK İSE YÜZDE 19,9 ORANINDA ARTARAK 43,9 MİLYAR TL OLDU. NET KÂR, GEÇEN YILIN AYNI DÖNEMİNE GÖRE YÜZDE 82,5 ARTIŞLA 12,6 MİLYAR TL OLARAK GERÇEKLEŞTİ. TURKCELL YATIRIMLARININ GELİRE ORANI İSE YÜZDE 21 SEVİYESİNDE SONUÇLANDI.
Turkcell, genişleyen müşteri bazı, güçlü ARPU performansı, dijital servisler ve techfin faaliyetlerinin katkısıyla 2023 yılında da istikrarlı ve güçlü büyümeye devam etti. Grup gelirleri yıllık bazda yüzde 14,6 reel büyüyerek 107,1 milyar TL, FAVÖK ise yüzde 19,9 oranında artarak 43,9 milyar TL oldu. Net kâr, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 82,5 artışla 12,6 milyar TL olarak gerçekleşti. Turkcell yatırımlarının gelire oranı ise yüzde 21 seviyesinde sonuçlandı.
Türkiye Yüzyılını Dijitalin Yüzyılı yapma hedefiyle attığı kararlı adımlarla güçlü ve istikrarlı büyümesini sürdüren Turkcell, 2023 yılı finansal ve operasyonel sonuçlarını açıkladı. 2023 yılında enflasyon muhasebesine göre düzenlenmiş sonuçlarına göre Turkcell Grubu’nun toplam gelirleri yıllık bazda yüzde 14,6 büyüyerek 107,1 milyar TL, FAVÖK yüzde 19,9 oranında artarak 43,9 milyar TL’ye ulaştı. Net kâr, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 82,5 artışla 12,6 milyar TL olarak gerçekleşirken Turkcell’in toplam yatırım harcamalarının gelire oranı ise yüzde 21 oldu.
Turkcell aynı zamanda yeni abone kazanımlarına 2023 yılında da devam etti. Mobil tarafta yüksek gelir katkısı sağlayan faturalı abone odağını sürdüren marka, 1,6 milyon net faturalı abone kazandı. ARPU ise son çeyrekte yüzde 85 büyüdü. Bu büyüme rasyonel fiyatlama, üst pakete taşıma odağı ve artan faturalı abone sayesinde gerçekleşti. 2023 yılında toplam 386 bin haneye daha uçtan uca fiber hizmetini götürürken toplamda 5,8 milyon haneye ve 2,3 milyon fiber abone sayısına ulaştı.
Turkcell’in büyümesinin ana destekçisi konumundaki TV+, BiP, fizy, lifebox, GAME+ ve dijital reklamcılık servisleri kullanan tekil ücretli kullanıcı sayısı ise yıllık bazda yüzde 9 artarak 5,6 milyona yükseldi. TV+’ın IPTV müşteri sayısı 1,4 milyona erişti. Dijital İş Servisleri ise kurumsal müşterilerin dijital dönüşüm süreçlerindeki ana destekçisi olmaya 2023 yılında da devam etti. Uçtan uca yönetilen dijital dönüşüm projeleri ile birlikte, veri merkezi ve bulut hizmetlerinden elde edilen gelirler, büyümeye katkı sağlayan ana faktörler oldu. Turkcell Dijital İş Servisleri’nin gelirleri yıllık bazda yüzde 23 artarak 10 milyar TL’yi aştı. Özellikle veri merkezleri gelirleri yüzde 61’lik büyümesi ve bulut servisleri büyümesi yüzde 50 ile bu büyümeyi destekledi. Bugüne kadar sistem entegrasyon ve yönetilen hizmetlerde 3 bin 500’ü aşkın proje sayısına ulaşılırken, 2023 yılından sonra gelire dönüşecek olan projelerin kontrat değeri 3,1 milyar TL oldu.
Techfin odaklı hizmetler sunan Financell, Paycell ve Wiyo şirketleri 2023 yılında da faaliyetlerini başarılı bir şekilde sürdürdü. Bireysel ve kurumsal müşterilerin finansman ihtiyaçlarına göre ürün portföyünü çeşitlendirmeye devam eden Financell bugüne kadar 7 milyon tekil müşteriye ve 40 milyar TL kredi hacmine ulaştı. Financell’in kredi portföyü 6,2 milyar TL’ye yükselirken, yeni ürün, projeler ve faiz oranlarının artışı ile yıllık bazda gelirleri de yüzde 28 büyüyerek 2,4 milyar TL olarak kaydedildi. Paycell yüzde 29’luk bir artışla gelirlerini 2,2 milyar TL’ye taşıdı. Hızlı ve güvenli ödeme çözümleri sunan Paycell’in geniş ürün portföyüyle 2023 yıl sonunda kullanıcı sayısı 8 milyon oldu.
Müşteri odaklı stratejisi, yenilikçi ve kapsamlı teklifleri, dijital kanallarla güçlenen geniş satış ağı ve güçlü altyapısı ile Turkcell, 2023 yılında 1,6 milyon faturalı net abone kazanırken, 386 bin haneye daha uçtan uca fiber hizmeti götürerek ulaşılan hane sayısını 5,8 milyona çıkardı. Fiber abone sayısı ise 2,3 milyona ulaştı.
Turkcell ekosisteminde yer alan TV+, BiP, fizy, lifebox, GAME+ ve dijital reklamcılık servisleri büyümenin lokomotifleri haline gelirken bu servislerdeki tekil ücretli kullanıcı sayısı yıllık bazda yüzde 9 artarak 5,6 milyona yükseldi. Turkcell Dijital İş Servisleri’nin gelirleri ise yıllık bazda yüzde 23 artarak 10 milyar TL’yi aştı.
Türkiye’yi dijitalin yüzyılına taşımayı amacıyla ana odak alanları Veri, Enerji, Siber Güvenlik ve Yapay Zeka’yı kapsayan yatırımlarına hız kesmeden devam eden Turkcell, 2024 yılında yatırımlarının gelire oranının yüzde 23 olmasını bekliyor.
“Turkcell’in DNA’sında teknoloji liderliği, yenilikçilik ve girişimcilik var”
2023 yılını çift haneli reel büyüme ile kapatmanın gururunu yaşadıklarını ifade eden Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, “İş alanlarının tamamında enflasyona rağmen güçlü bir performans sergiledik. Turkcell’in, DNA’sında teknoloji liderliğini, yenilikçiliği ve girişimciliği barındırıyor. Gerçekleşen bu yüksek performansın ARPU genişlemesi ve yeni abone kazanımları sayesinde oldu. 2024 yılı hedeflerini reel rakamlar üzerinde verdik. Bu yıl FAVÖK marjını yüzde 42 oranında hedefliyor; veri merkezleri, yenilenebilir enerji ve altyapı yatırımları ile operasyonel yatırımların gelire oranını ise yüzde 23 olarak bekliyoruz. Enflasyon beklentilerimizi de dahil ettiğimiz planlara göre 2024’te yüksek tek haneli reel büyüme öngörüyoruz” dedi.
“Türkiye Yüzyılını Dijitalin Yüzyılı yapma hedefiyle çalışıyoruz”
2023 yılında “Türkiye’nin dijital dönüşüm yolculuğundaki öncü konumlarını daha da güçlendirme noktasında kararlılıkla ilerlediklerini belirten Koç, “Bu süreçte, teknolojik altyapımızı, bilgi birikimimizi ve yetkinliklerimizi; müşterilerimize kesintisiz ve kaliteli bir iletişim deneyimi sunmak için geliştirmeye devam ettik. Turkcell sadece bir ses ve data operatörü değil, Türkiye’nin dijital dönüşümünün lokomotifi, dönüştürücü bir güç. Bu gücü; sadece bağlantıyı sağlayan değil, üstün bir dijital deneyimi her platformda, günün her anında yaşatan bir şirket olmak ve ülkemizin milli menfaatleri için kullanıyoruz. Gelecek dönemde de teknolojik yeteneklerimiz ve inovasyon gücümüz sayesinde pazardaki konumumuzu güçlendirecek ve toplum için daha güçlü bir dijital gelecek ortaya koyacağız. Tüm çalışma arkadaşlarımızla birlikte Türkiye Yüzyılını Dijitalin Yüzyılı yapma hedefiyle çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“Dijital ürün ve servisler, sektörümüzün taşıyıcı kolonları”
BiP, TV+, lifebox, fizy, GAME+ gibi Turkcell ekosistemindeki markaların faaliyetlerinin başarıyla sürdüğünü vurgulayan Koç, “Dijital ürün ve servisler, sektörümüzün taşıyıcı kolonları haline gelmeye başladı. Stratejik önemde gördüğümüz dijital servislerimiz de finansallarımızı güçlü bir şekilde destekliyor. Bu başarı, şirket olarak dijital dönüşüm alanındaki liderliğimizi ve büyüme potansiyelimizi güçlendirerek devam ettirme yolunda bizi daha da cesaretlendiriyor” dedi.
“Ana odak alanımız Veri, Enerji, Yapay Zekâ ve Siber Güvenlik”
Yolculuklarında 4 ana odaklarının olduğunu ifade eden Koç, “Veri, Enerji, Yapay Zekâ ve Siber Güvenlik. Bu dört odak, bizim 2024 ve sonrası hedeflerimizin, yatırımlarımızın da belirleyicileri olacak. Bu odakların birbiriyle iç içe olduğunu, dijitalleşen dünyada insanların ve nesnelerin ürettiği verinin, dünyanın en önemli hammaddesi haline dönüştü” diye konuştu.
“Türkiye’nin en büyük veri işletmecisi Turkcell’den yeni şirket hazırlığı”
Türkiye’nin verisini Türkiye’de tutmak amacıyla veri merkezleri pazarındaki lider konumunu devam ettirdiklerini belirten Koç, “Şirket olarak, veri merkezlerine 330 milyon euro yatırım gerçekleştirdik. Bu alandaki yatırım odağını bir üst seviyeye taşıyan marka, yeni bir veri merkezi şirketi kurmayı da planlarına dahil ettik. Bu doğrultuda “hyper-scaler” küresel bir markayı Türkiye’ye getirmeyi hedefliyoruz. Türkiye’nin en büyük veri merkezi işletmecisi konumundayız. Gebze, İzmir, Temelli ve Avrupa olmak üzere 4 yeni nesil veri merkezine sahibiz. Türkiye’deki bireylerin ve kurumların yanı sıra bölge ülkeleri ile birçok global şirket de Turkcell’in veri merkezi hizmetlerini ve bulut çözümlerini kullanıyor. Tier-3 Tasarım, Tesis ve Operasyonel Sürdürülebilirlik alanlarında uluslararası sertifikalara sahip ilk şirket olma özelliğine sahip veri merkezlerini 9 şiddetindeki bir depreme dayanıklı şekilde inşa ettik. Turkcell dışında yerli ve yabancı yaklaşık 4 bin şirketin verilerini sadece siber tehditlere karşı değil, doğal afetlere karşı da koruyoruz” ifadelerini kullandı.
“Sanayi devriminin iklim krizini ‘teknoloji devrimi’ ile yeneceğiz”
Diğer bir odak alanlarının enerji kaynak yönetimi olduğunu söyleyen Koç, “Telekom şirketleri olarak, Türkiye’nin 1 yıllık toplam elektrik tüketiminin yüzde 1’ini biz tüketiyoruz. Sürdürülebilirlik ve dünyamıza fayda açısından da bakıldığında bizlerin herkesten fazla bu alana eğilmesi gerekiyor. Biz bu alanı sosyal ve ekonomik sorumluluğumuzun bir parçası olarak değerlendiriyoruz. Bu yüzden her fırsatta ‘sanayi devriminin iklim krizini ‘teknoloji devrimi’ ile yeneceğiz’ diyoruz. Halihazırda sertifikalı yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanıyoruz. Sadece yenilenebilir enerji tüketmiyor, aynı zamanda Turkcell Enerji şirketimizle yenilenebilir enerji de üretiyoruz. Bu yıl globalde 21 bin şirketin sürdürülebilirlik çalışmalarının ve sonuçlarının değerlendirildiği CDP (Carbon Disclosure Project/Karbon Saydamlık Projesi) İklim Değişikliği raporlamasında takdir edilen 353 şirket arasına ve ‘A’ listesine girdik. Bu bakımdan ülkemizin tek telekomünikasyon şirketiyiz” dedi.
“Hedefimiz, 2050’de net sıfır şirket olmak”
Konuşmasına devam eden Koç, “Turkcell sahip olduğu 18 megawatt gücünde rüzgâr enerjisi santralinin (RES) yanı sıra 300 megawatt arazi tipi güneş enerjisi santrali (GES) yatırımlarına da son hızla devam ediyor. Türkiye’nin değişik yerlerinde güneş tarlalarına 240 milyon dolarlık yatırım yapacağız. 2024 yılı sonuna kadar toplamda 2 bin 400 Greensite’ı devreye almayı hedefliyoruz. 2026 itibarıyla yeşil enerji kaynaklarından sağlanacak üretimle, Turkcell toplam elektrik ihtiyacının yüzde 65’ini karşılamayı planlıyoruz. Nihai hedefi ise 2050’de net sıfır şirket olmak” şeklinde konuştu.
“Yapay zekâ, bir çağ değişimi”
“Yapay zekâ ile yapılabileceklerin sınırı olmadığını göreceğimiz bir dönemin başlangıcında olduklarını vurgulayan Koç, “Bu nedenle yapay zekâ gündemini bir tür ‘çağ değişimi’ olarak değerlendiriyor, inovasyonu teşvik etmek ile toplumsal faydayı önceliklendirmek arasında titiz bir denge kurmayı amaçlıyoruz. 2024’te tüm sektörlerde öncelikli gündemin yapay zekâ olacağını bekliyoruz. Üretken yapay zekâ, nesnelerin interneti, doğal dil işleme teknolojisinin gelişimi gibi katlanarak büyüyen alanlar, endüstrileri dönüştüreceği gibi sosyolojik etkileriyle de herkesin gündeminde olmaya devam edecek. Şirket olarak, yapay zekâ çözümlerini şirket operasyonlarımızın her alanına etkin bir şekilde entegre ederken yapay zekânın etik kullanımını gözeterek gerekli aksiyonları alıyoruz” şeklinde konuştu.
İlginizi Çekebilir