3 büyükler Eskişehirli kalecinin peşinde

Eskişehir’de yeni sezona erkek futbol takımları ile yaptığı antrenmanlar ile hazırlanan 16 yaşındaki kaleci Esra Yarım’ı, Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş transfer etmek istiyor.

Eskişehir’de yetişen ve kariyerini burada sürdüren 16 yaşındaki genç kaleci Esra Yarım’ın performansı dikkat çekiyor. Geçmişte Eskişehirspor filesini koruyan Yunus Çal tarafından yetiştirilen ve zaman zaman erkek futbolcularla antrenman yapan Yarım, 3 büyüklerin radarına girdi. Fenerbahçe, Galatasaray ve son olarak Beşiktaş’tan gelen transfer tekliflerini değerlendiren Esra Yarım, 3 büyüklerden birinin teklifini kabul etmeye sıcak bakıyor. U17 Türk Milli Takımı’nın da kalesini koruyan Yarım, ileride A Milli Takım forması giyeceği günlerin hayalini kuruyor.

Esra Yarım: “3 büyüklerden birine gitmeyi düşünüyorum”

Kaleciliği çok sevdiğini belirten Esra Yarım, “Bugün de Yunus hocayla 3 yıldır yaptığım gibi kaleci antrenmanını yaptım. Onun dışında takım antrenmanlarına katılıp bireysel antrenmanlar yapıyorum ve spor salonuna gidiyorum. Takımda birinci kaleciyim. Hedeflerim; Süper Lig takımında oynamak, ilerleyen zamanlarda da yurt dışında oynamak ve milli takımın kalesini korumak. Şu an 3 büyüklerden teklif var. Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş’tan teklif geldi. Yunus hocamla birlikte transfer işlerini konuşuyoruz. Yunus hocayla ve takım başkanlarıyla iletişim kuruyorlar. Şu anda hangisine olacağı belli değil ama 3 büyüklerden birine gitmeyi düşünüyorum. Normalde kendi takımımda tabii ki kızlarla antrenman yapıyorum. Burada Yunus hocayla yıllardır erkeklerle antrenman yapıyoruz. Çok da zorlu olmuyor, alıştım yıllardır” dedi.

Yunus Çal: “Esra’nın içinde bir cevher varmış”

Geçmişte Eskişehirspor filelerini koruyan ve profesyonel kaleci antrenörlüğü yapan Yunus Çal, öğrencisi Esra Yarım hakkında, “Hangi kulübün hangi yaşta kaleciye ihtiyacı varsa ona göre çocuklarımızı seçmelere, denemelere gönderiyoruz. Oralarda kalanlar ve yoluna devam eden arkadaşlarımız var. Esra da 4 yıldır bizimle beraber. Onu hocaları ilk bana getirdiğinde, ’Hocam topu tutmayı öğrensin. Üstüne gelenleri tutsun yeter bize. Maçlarda her gelen gol olmasın’ gibi bir istekte bulundular. Biz de Esra’yla bu şekilde başladık. Ama Esra’nın içinde bir cevher varmış, onu ortaya çıkartmış olduk. Onun yaşında bu fizikte kaleci yok zaten. Kendisi 2008 doğumlu, daha 16 yaşında. Şu anda U17 milli takımında. Geçen yıl U16’ya gidiyordu. Şimdi bu sene U17 milli takımına tekrar davet edildi. Önümüzdeki ay, yani eylülde Belarus’ta bir turnuva var. Yine oraya gidecek. 3. Lig’de oynayan bir kız. Orada da iyi oynuyor, yani sadece iş olsun diye gidip gelmiyor. Esra’nın tabii ki hedefleri var. Bizim de Esra’yla ilgili hedeflerimiz var. Büyük takımlarımızda oynasın, oradan da Avrupa’ya gitsin. Bizim derdimiz bu. Bizim derdimiz Esra’nın sadece 3 büyüklerde bir takıma gidip milli takımda oynaması değil” ifadelerini kullandı.

“İlk teklifi Fenerbahçe yaptı”

Esra’nın yeteğini hakkında da konuşan Yunus Çal, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bence Esra’daki cevher çok başka. Ben Esra’nın daha ilerlere gideceğini, kadın takımlarında dünyanın ve Avrupa’nın sayılı takımlarından birine gideceğine inanıyorum. Esra milli takıma gitmeye başlayınca ilk önce ben bu sene Fenerbahçe’yle bir irtibata geçtim. Gökhan hoca sağ olsun, onunla görüştük. Davet etmeleri üzerine Esra gitti, birkaç antrenmanlarına çıktı ve çok beğendiler. Hatta Fenerbahçe A takımı kampa gitmeden önce Esra’yı yine çağırdılar. Sonra 3 gün orada kaldı, A takımla idmanlara çıktı. Fenerbahçe birinci talip, onlara da biz kendi adımıza söz vermiştik zaten. İlk tercih onların. Galatasaray’dan mesela telefon geldi, başkanın numarasını verip onu arattırdım. Görüşmede başkan bir fiyat söylemiş, Galatasaray kulübüne biraz fazla gelmiş galiba ama çok sorun değil. Onlar anlaşılır yani. Sonuçta bu çocuğun da bir kulübü ve bonservisi var. Yani olması gereken bu. Sonuçta buna verilen bir emek ve kulübün de önümüzdeki yıl diğer kızlara harcayacağı bir masraf var. En kötü bunu Esra’dan karşılasınlar. Kötü olur mu? Olmaz tabii ki.”