Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, “Hayra motor, şerre fren olma hassasiyet ve gayretimizden asla vazgeçmeyiz” dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, 100’den fazla temsilcinin katıldığı “Adalet için Refahta Birleşiyoruz” programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Erbakan, Yeniden Refah Partisi’nin 5 yıl önce kurulmuş bir parti olmasına rağmen Türkiye’de anahtar parti konumuna geldiğini söyledi. Yeniden Refah Partisi’nin, Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT), süresiz nafaka, 6284 sayılı kanun, aşı ve sağlık güvenliği, Ayasofya Camii’nin tekrar ibadete açılması gibi sorunların çözümünü gür bir sesle dillendirdiğini belirten Erbakan, partisinin mağduriyetler hakkında bilinçlendirme vazifesini layıkıyla yerine getirdiğini kaydetti.
“Memleketimiz için iyi olan, faydalı olan neyse onların gerçekleşmesini istedik”
Erbakan, Milli Görüş’ün halka hizmet ve Hakk’a hizmet anlamlarını taşıdığına işaret ederek şöyle konuştu:
“Ahiret öncelikli siyaset demektir. Siyasetin ticaret olarak değil, ibadet olarak yapılmasıdır. İşte Milli Görüş’ün başarısı ve insanlığa faydası bu siyaset anlayışından kaynaklanmaktadır. Bizim Cumhur İttifakı’na desteğimiz asla pazarlıklar zemininde yürümemiştir. Biz Yeniden Refah Partisi olarak, kimseyle makam, mevki pazarlığı yapmadık. Biz, ortaya koyduğumuz protokolle, milletimiz için, memleketimiz için iyi olan, faydalı olan neyse onların gerçekleşmesini istedik. Milletimizin maddi ve manevi sıkıntılarından kurtarılması için bu protokolü ortaya koyduk."
“Hayra motor, şerre fren olma gayretimizden vazgeçmeyiz”
Erbakan, 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce AK Parti ile yaptığı mutabakatı hatırlatarak vicdanlarının rahat olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Hayra motor, şerre fren olma hassasiyet ve gayretimizden asla vazgeçmeyiz. Cumhur İttifakı’na katılırken üzerinde anlaşılan protokolde ekonomik ve sosyal sorunlarla alakalı bütün hususların Gazi Meclisimizde takipçisi olacağımıza söz verdik. Bu sözün gereğini hiç kimsenin şüphesi olmasın ki Meclis’te de, Meclis dışında da hakkı ile yerine getiriyoruz, getirmeye de devam edeceğiz.”
Erbakan, AK Parti’nin, vatandaşların mağduriyetlerini giderebilmek için çeşitli adımlar atmasına rağmen, yeni mağduriyetleri ortaya çıkmasına da neden olduğunu kaydetti. Erbakan, EYT gibi sorunların çözülmesine rağmen yeni emeklilik farklarının da ortaya çıktığına dikkati çekerek, “Staj ve çıraklık mağdurları, 2000’liler gibi yeni mağdur grupları oluşmuştur. Kadına yönelik şiddeti önlemek isterken, erkekler, çocuklar hatta yine kadınlar mağdur edilmiştir. Genel seçimler sonrasında maaşlara zam yapılmıştır, ancak KDV, ÖTV, diğer vergi ve harçlara yapılan yüksek zamlar ve icat edilen yeni vergilerle maaşlara kaşıkla yapılan zamlar, kepçeyle geri alınmıştır.” ifadelerine yer verdi.
Erbakan, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) ve diğer muhalif partilerinin, problemler karşısında çözüm merkezi haline gelmesi gerekirken mağduriyetlere karşı tutumunun AK Parti’den farklı olmadığını söyledi.
Erbakan sözlerini şöyle sürdürdü:
“CHP Genel Başkanının namus sözü vermiş olmasına rağmen İstanbul Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere birçok belediyede işten çıkarmalarla yeni mağduriyetler oluşturduğunu görüyoruz. Her seçim öncesinde ülkemizin kanayan yarası ‘taşeron sorununu’ çözeceğini iddia eden Sayın Kılıçdaroğlu, 2019 yılında kazanmış olduğu belediyelerde, geçen son 4 senede, taşeron sorununu neden çözmemiştir. ‘Kentsel dönüşüm’ dediler, ‘konut sorununu çözeceğiz’ sözü verdiler, tutamadılar. Ulaşım ücretlerini sembolik hale getireceğiz’ sözü verdiler, ulaşım ücretlerine yüzde 200’ün üzerinde zam yaptılar.”
Programa katılan bir diğer isim olan Uzmanlar Federasyonu Genel Başkanı Ali Tilkici ise sözleşmeli uzman çavuşlarının özlük haklarının iyileştirilmesini talep etti. Tilkici, uzman çavuşların mobbing altında çalıştığını belirterek, “Ay yıldızlı bayrağa kan veren uzman çavuşlar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin en çok şehit ve gazi veren kahraman evlatlarıdır. Anadolu’nun kerpiç evlerinin yiğitleri. Ne yazık ki görünmüyorlar. 25’inci dönemde ‘adro verilecek’ denildi. 26’ncı dönemde ‘Sözleşme belasından kurtulacaksınız’ denildi. 27’nci dönemde ‘Bu sefer hallediyoruz’ denildi. 28’inci döneme geldik, kahramanlara ‘Kadro verilecek’ deniliyor. Müspet adımlar bekliyoruz. Verilen sözlerin yerine getirilmesini bekliyoruz.” açıklamalarında bulundu.
Program, sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yaşadıkları problemleri sunum halinde anlatmasının ardından tamamlandı.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.