Fındık ihracatında son 10 sezonda Türkiye’ye 20 milyar dolar döviz geliri sağlandığını belirten Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Atik, “Dünya üretim ve ihracatında ülkemizin lider konumunda bulunduğu fındık, bir emtia olmasının ötesinde Karadeniz bölgesindeki nüfusun çok büyük bir kısmını ilgilendiren sosyo-ekonomik bir öneme de sahiptir. Öte yandan ülkemizden gerçekleştirilen fındık ihracatının sıfıra yakın ithal girdi içerdiği göz önünde bulundurulduğunda, fındığın cari açığımızın finanse edilmesine de doğrudan katkı sağlayan stratejik bir milli ihraç ürünümüz olduğu açıktır. Öyle ki fındık ihracatından son 10 sezonda ülkemize net 20 milyar dolar döviz geliri kazandırılmıştır. Ancak, uluslararası fındık ticaretinden de pay alan belli başlı üretici ülkeler baz alındığında, 90’lı yıllarda ülkemizin dünya fındık üretimindeki payı yüzde 80-82 seviyesinde iken, maalesef son zamanlarda üretimdeki payımız yüzde 60-65 seviyelerine gerilemiştir” dedi.
FINDIKTAKİ VERİM DİĞER ÜLKELERE GÖRE ÇOK DÜŞÜK
Fındık üretim payının düşmesinin en büyük sebebinin fındıktaki verimin diğer ülkelere kıyasla çok düşük olduğunu söyleyen Atik, “Bu sonuç ile karşılaşılmasının en önemli nedenlerinden birisi rakip ülke üretimlerinin artması ve yeni üretici ülkelerin ortaya çıkması iken, diğer en önemli neden ülkemizdeki verimin diğer ülkelere kıyasla çok düşük gerçekleşmekte olmasıdır. Her ne kadar son yıllarda ülkemiz fındık ihracatında miktar bazında bir artış yaşandığı görülse de, ihracatımızdaki artış oranı dünya tüketiminde yaşanan artışın altında kalmaktadır. Gerekli tedbirler alınmadığı takdirde ihracattaki bu pazar kaybımızın daha da büyümesinden ve dünya tüketimindeki potansiyel artışın rakip ülkeler tarafından karşılanması sonucunda üretim ile birlikte ihracattaki payımızın daha da azalmasından korkulmaktadır” diye konuştu.
Fındıktaki verimi artırmak için çalışmalara hız verdiklerini ifade eden Atik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu çerçevede, sahip olunan kaynakları daha verimli kullanmak suretiyle üretimi ve kaliteyi artıracak çalışmalar gün geçtikçe daha da önem kazanmakta olup, bu çalışmaların fındıkla ilgili tüm paydaşlar için hem sosyal hem de ekonomik geri dönüşümünün çok fazla olacağı tartışılmaz bir gerçekliktir. Bu dezavantajlı durumun farkında olan fındık sanayici, ihracatçıları olarak bir yandan ihracatımızın artırılmasına yönelik çalışmalarda bulunurken diğer yandan da verimliliğimizi artıracak çalışmalarda bulunmayı bir görev addettiğimiz herkesin malumudur. Zira değişmez hedefimiz olan artan dünya fındık tüketimini Türkiye orijinli fındıklarla karşılamak ve rakiplerimize üstünlük sağlamak ancak bu yolla mümkün olacaktır.” (DHA)
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.