Kastamonu’da düzenlenen 7. Uluslararası Tarım, Gıda, Çevre ve Biyoloji Kongresinin açılışında konuşan Kastamonu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Küçük, "Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinden olan, ’yoksulluğa son, açlığa son, temiz su, sorumlu tüketim ve üretim, sağlıklı fertler ve iklim eylemi’ ifadelerinin sözde kalmayıp sahada karşılık bulması adına bütün dünya milletleri üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmek durumundadır” dedi.
Kastamonu Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen 7. Uluslararası Tarım, Gıda, Çevre ve Biyoloji Kongresi, Kastamonu Üniversitesi Merkez Kütüphanesi Sezai Karakoç Salonu’nda başladı.Türkiye’de tarımına büyük katkılarda bulunan Prof. Dr. Şaban Karataş anısına gerçekleştirilen kongre, 29 Eylül’e kadar devam edecek. 4 gün sürecek kongrede tarım, çevre, gıda ve biyoloji alanlarında en güncel bilimsel çalışmalar ele alınacak. Kongrede yerli ve yabancı birçok bilim adamları alanlarında bildiri sunacak. Kongrenin açılış töreni, Kastamonu Vali Yardımcısı Ahmet Atılkan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Küçük, akademik personel, çeşitli kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve özel sektörden temsilcilerin katımı ile gerçekleştirildi.
“Açlığa son, temiz su ifadeleri sözde kalırsa yakın gelecekte büyük felaketlerle karşı karşıya kalacağız”
Kongrenin açılış konuşmasını yapan Kastamonu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Küçük, Kastamonu Üniversitesi’nin ormancılık ve tabiat turizmi konusundaki uzmanlığına değinerek sürdürülebilirlik, tarım ve çevre meselelerinin günümüzde giderek daha önemli bir hal aldığını belirtti. Kongrenin bu konularda akademik birikimi paylaşma ve iş birliğini geliştirme açısından önemli bir fırsat sunduğunu ifade eden Prof. Dr. Küçük, “Yaşadığımız ekosistemler özellikle son yıllarda bölgesel savaşlar, küresel düzeydeki göçler, afetler ve iklim krizine bağlı olarak birçok tehlike ile karşı karşıyadır. Böylesi bir ortamda her geçen gün önemi daha da artan güvenilir organik ve sağlıklı gıdaya ulaşmak ve sürdürülebilirliğini sağlamak giderek zorlaşmaktadır. Böylesi bir ortamda gıda ve su günümüzde en önemli stratejik araçlardan olup etkin ve verimli yönetilmesi son derece önem arz etmektedir. Kuraklık ve su kıtlığının arttığı son yıllarda su yönetimi, yeni tarım politikaları, inovatif yaklaşımlar ve yöntemler, çevre meselelerine yönelik yeni arayışlar, yeşil ve temiz enerji, sıfır atık gibi konular bütün insanlık adına çözüm bekleyen ortak meselelerdir. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinde olan yoksulluğa son, açlığa son, temiz su, sorumlu tüketim ve üretim, sağlıklı fertler ve iklim eylemi ifadelerinin sözde kalmayıp sahada karşılık bulması adına bütün dünya milletleri üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmek durumundadır, aksi takdirde yakın gelecekte önüne geçilemeyecek büyük felaketlerle karşı karşıya kalmak kaçınılmaz olacaktır” dedi.
İnsanlık tarihi boyunca tarımın medeniyetlerin gelişimi ve sürdürülebilirliği açısından kritik bir unsur olduğunu söyleyen Küçük, “Bugün tarım, gıda güvenliği, çevre koruma, doğal kaynakların yönetimi ve toplum sağlığı gibi pek çok hayati konu ile doğrudan ilişkilidir. Bu minvalde, kongrede tarımsal üretim teknikleri ve buna bağlı sanayi kollarındaki son gelişmeler konuşulacak ve bu alanlardaki çevresel etkileri göz önünde bulundurarak sürdürülebilir çözümler üretilecektir. Kongre aynı zamanda, farklı ülkelerden gelen bilim insanları ile kamu ve özel sektör temsilcileri arasında bilgi alışverişi teşvik edilecek ve yeni işbirliklerine zemin oluşturacaktır. Bu işbirliklerinin özellikle tarım ve çevre ilişkilerinde daha verimli ve çevre dostu yaklaşımlar geliştirmede önemli katkılar sunacağına inanıyoruz. Bu anlamda, kongremiz tarımın geleceğini şekillendirecek stratejiler ve çözümler geliştirmek adına önemli bir platform sunmaktadır” diye konuştu.
“Ülkemizin ihtiyaç duyduğu 13 stratejik üründe planlama yaptık”
Kastamonu Gıda, Tarım ve Orman İl Müdürü Bekir Yücel Tankıkulu ise, “Son yıllarda özellikle dünyada yaşanan sıkıntılar biraz daha tarımın önemini ortaya koymuştur. Belki tarımın önemi arttı, belki de uygulamada biraz eksikliklerimiz var ama tam olarak karşılığını bulamasak da konu ve teorik olarak aslında tarım her zaman ilk sırda geliyor. Kastamonu’nun da insanoğlunun beslenmesiyle ilgili farklı bir önemi bulunuyor. Siyez bilindiği üzere buğdayın atasıdır. M.Ö. 10 binli yıllara kadar geçmişi bulunuyor. İlk buğday olarak günümüze kadar kendisini korumuş bir üründür. Kastamonu’nun da bu sebeple Anadolu’daki tarımdaki yeri konusunda farklı özelliği ve yeri vardır. Bu sebeple kongrenin burada düzenlenmesi farklı bir önem kazanmıştır. İnsan veya hayvan beslenmesi, hiç fark etmiyor. Biz tarımsal olarak her iki beslenmenin de ihtiyacını karşılamak durumundayız. Bu yüzden bu sene itibariyle tarımsal üretim planlamasına geçtik. Bundan sonra havzalarımızda bizim belirlediğimiz ürünler üretilecek. Ülkemizin özellikle ihtiyaç duyduğu stratejik ürünleri kendi ülkemiz içerisinde karşılama konusunda da son derece önemli planlamalara gidildi. 13 üründe planlama yaptık. Bunlar tamamen stratejik ürünlerdir. Tamamen insanların beslenmesiyle ilgili ürünler. Bir de yem konumuz bulunuyor. Bu da zaten hayvanların beslenmesiyle ilgili olduğu için bu konuyu da atlamadık” şeklinde konuştu.
Kongre Başkanı Doç. Dr. Ekrem Mutlu da tarım, gıda, çevre ve biyoloji gibi disiplinlerde bilimsel iş birliğinin önemine dikkat çekti. Kongrenin bu alanlarda bilgi paylaşımını artırarak, gelecekteki bilimsel ve uygulamalı çalışmalara katkı sağlaması gerektiğine işaret eden Mutlu, “Tarımsal faaliyetlerin çevresel etkisi, sanayi devrimiyle birlikte artış göstermiştir. Tarımsal değişim ve gelişim süreci tüm hızıyla günümüzde de devam etmektedir. Dolayısıyla makineleşmenin ve teknolojik gelişmelerin ivme kazanması entansif tarımın etkinliğinin artmasını da beraberinde getirmiştir. Bu anlamda tarımın çevresel etkisinin günümüzdeki yansıması disiplinler arası bir yaklaşımla ele alınarak günümüz insanlarının sorunlarına cevap vermekle birlikte gelecek nesillerin ihtiyaçlarına da cevap vermeyi amaçlıyor” ifadelerini kullandı.
Düzenlenen kongrenin yıllar içinde büyüyerek uluslararası bir platforma dönüştüğünü kaydeden Kongre Koordinatörü Prof. Dr. Ahmet Şekeroğlu ise, kongreye katkı sunan akademisyenlere ve organizasyon ekibine teşekkür etti. Bu süreçte gerçekleştirilen iş birliği ve emeklerin, kongrenin başarısındaki rolüne vurgu yapan Şekeroğlu, katkıda bulunanlara minnettar olduklarını dile getirdi. Daha sonra konuşan Kongre Başkanı Prof. Dr. Hasan Eleroğlu da bu tür bilimsel kongrelerin akademik yayıncılığın gelişimine katkı sunduğunu ifade etti. Kongrelerde sunulan çalışmaların bilim dünyasında kalıcı izler bıraktığını belirten Eleroğlu, bu tür platformların, bilimsel araştırmaların geniş kitlelere ulaşması ve akademik çevrelerde daha geniş çaplı bir etkileşim sağlanması adına önemli olduğuna dikkat çekti.
Açılış konuşmalarının ardından Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Avcı, tarım bilimlerindeki son gelişmeleri ele alan kapsamlı bir sunum gerçekleştirdi. Sunumda, sürdürülebilir tarım uygulamalarının önemi ve bu alandaki yeniliklerin tarımsal üretime katkıları üzerinde duruldu.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.