HPV virüsü ile rahim ağzı kanseri arasındaki ilişkinin hafife alınmayacak kadar önemli olduğunu belirten Medicana Sağlık Grubu Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanlarından, Op. Dr. Funda Öztürk, “Rahim ağzı kanseri iyice ilerlemeden kişide bir şikayete yol açmayabilir” dedi.
Medicana Ataşehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Funda Öztürk, “Rahim ağzı kanseri cinsel yolla bulaşan ve kadınlarda meme kanserinden sonra en çok görülen kanser türüdür. Diğer adı ‘serviks kanseri’ olan bu hastalık her yaşta görülebilir ancak en sık 35-60 yaş arasında karşımıza çıkar. Eskiye oranla sıklığı azalsa da hala daha yılda 500 bin kadın rahim ağzı kanseri hastalığına yakalanıyor. En önemli nedeni HPV virüsüdür. Risk faktörleri arasında çok eşlilik, 20 yaşından önce ilişkiye girmek, çok doğum yapmak, sigara kullanımı, A ve C vitamini eksikliği, bağışıklık sisteminin zayıf olması, düşük sosyokültürel ve ekonomik durum sayılabilir. Rahim ağzı kanserinin oluşmasında yüzde 99 HPV virüsü etkilidir” diye konuştu.
Kanserinin oluşmasında yüzde 99 HPV virüsü etkili
Op. Dr. Öztürk, HPV ya da uzun adıyla “human papilloma virüs”nün sinirlere yerleşen bir siğil virüsü olduğunu belirterek, “Bu virüslerin farklı tipleri vardır. Doğada yaklaşık 200’ün üzerinde çeşidi bulunur. Elde, yüzde ya da vücudun başka yerinde bulunan HPV virüsünün tipi farklıyken genital bölgede oluşan virüslerin tipi başkadır. Kadınlar açısından bakarsak, HPV tiplerinden bir kısmı mukozalara yerleşerek rahim ağzında olumsuz değişikliklere neden olur. Erkeklerde HPV virüsü eğer siğil şeklinde vuku bulmuşsa bulaşıcı özellik taşımış olur ve yakılarak tedavi edilmelidir. Eğer siğil şekline bürünmemişse bulaştırmaz. Ancak kadınlardaki HPV virüsü rahim ağzı kanserine neden olabileceği için daha ciddiyetle ele alınmalıdır. Çeşitli kanserlerin çeşitli faktörlerle ilişkisi bulunur. Örneğin akciğer kanseriyle sigara arasındaki ilişki yaklaşık yüzde 80’dir. HPV virüsü ile rahim ağzı kanseri arasındaki ilişki ise yüzde 99’dur. Yani neredeyse rahim ağzı kanserinin tek nedeni HPV virüsüdür” dedi.
Op. Dr. Funda Öztürk, “HPV virüsü cinsel temasla bulaşır. HPV taşıyıcısı olan bir erkekle ya da kadınla cinsel ilişkiye girildiğinde virüs taşımayan kişiye de bulaşmış olur. Genellikle temasın yüzde 99 cinsel yolla olduğunu söylesek de yüzde 1 cinsel temas dışında da bulaş söz konusu olabilir. Havlu, bornoz, iç çamaşırı gibi malzemelerinin ortak kullanımı veya ortak kullanım alanlarının hijyeninin sağlanmaması sonrası da bulaş gerçekleşebilir” ifadelerini kullandı.
En önemli rahim ağzı kanseri belirtileri
Rahim ağzı kanserinin belirtilerini de sıralayan Öztürk, “Vajinal akıntı, vajinal kanamalar, cinsel ilişki sonrası kanama ve cinsel ilişki sırasında ağrı varsa HPV taşıyor olabilirsiniz” dedi. HPV virüsünün erkeklerdeki belirtilerinin gözle görünür şekilde siğillerin olması olduğunu vurgulayan Öztürk, “Bu siğil peniste, yumurtalıklarda veya kasık bölgesinde görülebilir. Kadınlarda HPV virüsünün belirtileri virüsün yerleştiği bölgelere göre farklılık gösterebilir. Cilt kısmında yerleştiyse kabarıklık ve karnabahara benzer bir görüntü oluşabilir. Rahim ağzındakilerde de birtakım kızarmalar ve değişiklikler gözlemlenebilir” dedi.
Rahim ağzı kanserinden korunma yöntemleri
Erkeklerde ve kadınlarda HPV virüsünden korunmak için alınacak önlemlerin tek eşli ve güvenli cinsel yaşam, prezervatif kullanımı, düzenli genital muayene ve HPV aşısı olduğunun önemle altını çizen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Öztürk, “Özellikle kadınlarda henüz ilişkiye girilmeyen dönemlerde yapılması gereken HPV aşısı en etkili önlemdir. Aşı için en kıymetli dönem ergenliğe geçmeden önceki dönem yani 9-12 yaş aralığıdır. Bu dönemde yapılan aşının koruyuculuğu yüzde 99-100 dür. Ancak son yıllarda aşının uygulanma yaşı ile ilgili yaş sınırlaması kalkmış ve her yaş grubu kadın için aşılama önerilmeye başlanmıştır. Kadınlarda yapılması gereken HPV virüsü varlığının araştırılması için çok basit bir işlem olan PAP-SMEAR ve HPV testidir” dedi. Bu işlemin rahim ağzından alınan bir örnekle muayene sırasında rahatlıkla yapılabildiğini söyleyen Op. Dr. Öztürk; “Düzenli jinekolojik muayene, PAP-SMEAR ve HPV testi ile erken teşhis ve rahim ağzı kanserinin tedavisi mümkün olabilmektedir” diye konuştu.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.