Kocaeli’nin İzmit ilçesinde 71 yıldır seyyar dondurma satan İzzet Bohali ve 61 yıldır aynı mesleği sürdüren İlyas Dizdar’a, Ahilik Haftası dolayısıyla plaket takdim edildi. Esnaflıkta yarım asrı deviren çınarlar, plaket ile onurlandırıldı.
İzmit’te pazarlarda ve sokaklarda seyyar dondurmacılık yapan İlyas Dizdar (81) ve İzzet Baholi’ye (82) Ahilik Haftası dolayısıyla İzmit Kent Konseyi Başkanı Hüseyin Erol tarafından plaket takdim edildi. 10 yaşından beri bu işle uğraşan İzzet Baholi, İzmit sokaklarında "dondurmacı dede" olarak tanınıyor. Gençlik yıllarından bu yana 61 yıldır seyyar dondurmacılık yapan İlyas Dizdar ise babasından öğrendiği mesleğini özveriyle sürdürüyor.
Plaket takdiminde konuşan Başkan Erol, "61 ve 71 yıldan bu yana kente hizmet eden insanlar. Uzun yıllardan bu yana seyyar esnaf dondurmacı ve şekerlemeci olarak kentte hizmet veriyorlar. Biz de İzmit Kent Konseyi olarak onlara karşı olan vefamızı, sevgimizi göstermek üzere bugün onları sizlerle buluşturduk. Biliyorsunuz Ahilik, Osmanlı’dan Selçuklular’dan bu yana gelen bir ekonomik düzen. İşleyiş, bereket, alınteri ve emek hepsinin olduğu bir süreç" dedi.
"7 çocuk büyüttüm"
61 yıldır dondurma satan İlyas Dizdar, "İzmit’te bu işi 1972 senedir yapıyorum. 5 kuruşa tulumba tatlısı, pasta, kurabiye satıyordum. Hayat bu şekilde devam ediyor. Sata sata bu hale geldim. Şimdi en küçük dondurma 10 TL oldu. Çok arkadaşlarım vardı rahmetli oldu. Benim babamın mesleği ve bende devam ediyorum. Şikayetim yok, hayatımdan memnunum. 7 çocuk büyüttüm. Çalışmayı hem dünya için hem de ahiret için seviyorum" diye konuştu.
"Şu anda pazarcıların bir numaralı dondurmacısıyım"
71 yıldır tezgahta kendi yaptığı dondurmayı satan İzzet Baholi ise, "1957’de Makedonya’dan İzmit vilayetine geldim. O günden itibaren seyyar satıcılık yapıyordum. Askerlik yapıp geldikten sonra pastanede tezgahtar olarak başladım. Birkaç seneye mesleği öğrendikten sonra kalfa olarak devam ettim. Şuanda pazarcıların bir numaralı dondurmacısıyım. Ben yürüyüşü çok severim dondurma satsam da satmasam günde 10 kilometre yürürüm" şeklinde konuştu.
Parası olmayan çocuklara da dondurma verdiğini söyleyen Baholi, "Çocuklardan parası olan dondurma alıyor, olmayan alamıyor, üzülmesin diye parası olmayana tadımlık veriyoruz. Benim adım dondurmacı dede. İsimle çağırmazlar beni. Pazarcılar bile dondurma isterken dede diyorlar" dedi.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.