Atılım Üniversitesi Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü öğrencileri, farklı yörelere ait tarihi dokumaları yeniden yorumlayarak modern tasarımlara dönüştürdü.
Atılım Üniversitesi Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü 4. sınıf öğrencileri, Doç. Dr. Serdar Egemen Nadasbaş, Öğr. Gör. Gülşen Serdar ve Arş. Gör. Sema Nur Görgülü koordinatörlüğünde dönem sonu proje sunumları çerçevesinde farklı yörelere ait dokuma kumaşları kendi fikirleriyle yorumlayarak kıyafetler tasarladı. Atılım Üniversitesi Tekstil ve Moda Tasarımı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Serdar Egemen Nadasbaş, 4. sınıf öğrencilerinden farklı yörelere ait dokumaları araştırmalarını ve güncel tasarımlarla tekrar yorumlamalarını istediklerini belirterek, "Bu doğrultuda öğrencilerimiz kendi temalarını oluşturdular. Temaları doğrultusunda da uygun kumaşları seçtiler. Bu kumaşlarla da üretimlerini gerçekleştirdiler. Bugünkü sunumlarda farklı yörelere ait çeşitli kumaşlar vardı; Ödemiş yöresinden şelale kumaş, Hatay ipeği, Ehram kumaş gibi birçok farklı yörenin kumaşlarını modern dokunuşlarla tekrar güncele taşımak istedik" dedi.
"Her öğrencimiz totalde 3, toplamda da 27 tane kıyafet sundu"
Projede 9 dokuz öğrencinin yer aldığını ifade eden Nadasbaş, "Her öğrencimiz totalde 3, toplamda da 27 tane kıyafet sundu. Her birinin ayrı temaları vardı. Kimi Mars’a yolculukla başladı, kimisi eski bir din adamının hikayesinden yola çıktı. Kimi Elazığ’dan Amerika’ya yolculuk eden bir tüccardan esinlendi. Çok çeşitli temalar vardı. Öğrencilerimiz bunları kendilerince yorumlayarak tasarımlarına yansıttılar" diye konuştu.
Atılım Üniversitesi olarak farklı konularda sürekli proje geliştirdiklerini söyleyen Nadasbaş, "Bu sene öğrencilerde yerel dokumalara ait bir bilinç oluşturmak, bu dokumaların sektörde nasıl kullanılabileceğini göstermek istedik. Bu doğrultuda öğrencilerimizle birlikte lisans araştırma projesi yazdık" dedi.
"Avrupa’nın bizim doğal dokumalarımıza yönelik ilgisi ve talebi var"
Doğal dokumalara son zamanlarda yükselen bir ilgi olduğunu dile getiren Nadasbaş, şunları kaydetti:
"1980’lerden sonra hazır giyim kültürünün büyümesiyle birlikte kumaş tezgahlarımız neredeyse yok olma noktasına gelmişti. Yerel yönetimlerin ve çeşitli derneklerin desteğiyle bunları tekrar artırmaya yönelik oluşumlar var. Yurt dışında özellikle Avrupa’nın bizim doğal dokumalarımıza yönelik ilgisi ve talebi var. Dünyaca ünlü markaların podyumlarında bunu görebiliyoruz. Bu ilginin artması için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Depremden sonra dokumacıların bir şekilde dağılmaları, hayatlarının değişmesi, üretim hacminin azalması nedeniyle bunların tekrar canlandırılmasına yönelik çalışmalara ihtiyaç duyuluyor. Biz de bu projeyi hayata geçirmeyi uygun gördük."
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.