İSTANBUL (DHA) – Uludağ Ekonomi Zirvesi’nin (UEZ) Yıldızlar Yatırım Holding sponsorluğunda gerçekleştirilen “100. Yılda Türk Sanayisinin Gelecek Rotası: Dönüşüm, Riskler ve Fırsatlar” oturumunda, Türk şirketlerinin rekabetçi olabilmesi için global arenada nasıl bir büyüme stratejisi izlenmesi gerektiği, Türkiye’nin sanayi alanında global arenada güçlü ve zayıf yönlerinin neler olduğu, Türkiye’nin global tedarik ve lojistik ağları içinde konumunu nasıl güçlendirebileceği konuşuldu.
Moderatörlüğünü TTGV Yönetim Kurulu Başkanı ve Usluel Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Değerhan Usluel’in yaptığı oturuma BSH Türkiye CEO’su Gökhan Sığın, Yıldızlar Yatırım Holding Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı Yıldız, İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Neşe Gök ve Kale Grup Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay katıldı.
DEĞERHAN USLUEL: İKLİM TEKNOLOJİLERİ TARİHİMİZİN EN BÜYÜK FIRSATI
TTGV Yönetim Kurulu Başkanı ve Usluel Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Değerhan Usluel, “Günümüzde artık iyi insan olmaya ihtiyaç yok. Her zaman olabiliriz. Oyunun bir parçası olmak istiyorsanız kural net: yeşil dönüşüm gerçekleştirmek ve iklim teknolojilerine yatırım yapmak zorundasınız. Yeşil mutabakat herkesin konuştuğu ve çözmeye çalıştığı bir engel olarak öne çıkıyor. Ayrıca iklim teknolojileri belki de Cumhuriyet tarihimizin en büyük fırsatı. Bu alanda büyüme şansımız var” dedi.
GÖKHAN SIĞIN: TÜRKİYE BEYAZ EŞYA SEKTÖRÜNDE ŞAMPİYONLAR LİGİNDE
BSH Türkiye CEO’su Gökhan Sığın, şunları kaydetti:
“Türkiye’deki beyaz eşya sektör büyüklüğü Çin’den sonra ikinci sırada. Çin’in nüfusu 1.5 milyarken ülkemizin nüfusu 85 milyon. İstatistiksel olarak baktığımızda, Çin’de 50 milyon bizde 36 milyon üretim gerçekleşiyor. Dünyadaki her beyaz eşyanın 7’si Türkiye orjinli. Rahatlıkla söyleyebilirim ki Türkiye kesinlikle bu alanda şampiyonlar liginde. Ancak şampiyonlar liginin de avantajları olduğu kadar dezavantajları da bulunuyor. Dezavantajımız, sürekli öncü olmamız ve ileride koşmamız. Geleceğin yarışlarına ne kadar hızlı koşarsanız, günü o kadar önde bitirirsiniz. Türkiye, dünya ticaretinin yüzde 1’ine sahip. Ancak Türkiye’nin dünya üzerindeki beyaz eşya ticareti oranı yüzde 7, çünkü olağanüstü bir üretim var ve gelirlerin yüzde 5’i Ar-Ge’ye ayırılıyor. Bu da nitelikli istihdam sağlıyor. Bizim emeğimizin 4’te 3’ü ihraç ediliyor ve ben bununla gurur duyuyorum. Bizim endüstrimizdeki şirketler karbon nötr/net sıfır için çok erken bir tarih verdiler ve olması gereken de buydu. Çünkü atmosfer, denizler ve dağlar tek; coğrafi veya fiziki sınırların bir önemi yok. Bu konuda üzerimize düşeni yapacağız.”
HAKKI YILDIZ: TARIM SEKTÖRÜ TOPRAK VERİMLİLİĞİNİ ARTIRMAK ZORUNDA
Yıldızlar Yatırım Holding Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı Yıldız, “Kaba kuvvet, üretim ve kapasite konuları bir yere kadar kabul edilir hale geldi ve artık değer yaratma bilinci ile hareket edilmeli. Artık şirketler ne değer katıyor meselesi ön planda. Pandemi sonucundaki gıda kriziyle toprağın önemi bariz şekilde ortaya kondu. Ancak biz maalesef ülkemizde toprağı sahiplenemiyoruz. Tarım sektörü, kendi içince toprak verimliliğini artırmak zorunda. Ülke gübre ihtiyacı 8 milyonken üretim sadece 2,5 milyon. Çok net bir ihtiyaç olduğu ortada olsa da bu ihtiyacı karşılayamıyoruz. Çünkü bu sektör, enerji ve doğalgaza bağımlı ve yatırım gereksinimi çok yüksek. Günümüzde bir üre tesisinin aylık doğalgaz faturası oldukça yüksek ve doğalgazın ithal edilmesi, tüketim fiyatının yüksek olması, gübre yatırımlarını zor duruma sokuyor” ifadelerini kullandı.
NEŞE GÖK: TEKNOLOJİ YARATAN ŞİRKETLERDEN OLUŞAN GİRİŞİM EKOSİSTEMİ OLUŞTURUYORUZ
İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Neşe Gök, “Gelecek iş alanlarında teknoloji, geleneksel üretim alanlarında da dijitalleşme projelerimiz var ve lojistikte güçlü altyapı ile değer katmaya çalışıyoruz. Ar-Ge tesisleri ile çalışmalarımız devam ediyor. Girişimcilik süreçlerimizde 100’den fazla şirketi, grubumuzdaki farklı kişilerle tanıştırıyoruz ve teknoloji yaratan şirketlerden bir girişim ekosistemi oluşturuyoruz. Güçlü ekiplerle ve liderlerle ihracat ve üretim sanayiini birlikte yönetmeye gayret ediyor, 1992 yılından beri global şirketlerle ortaklıklar kurarak yolumuza devam ediyoruz. İklim problemleri konusunda teknolojilerle sıfırlayabilmek için çok fazla seçenek var. Hava, su ve toprağı onaran teknolojilerin gelişmesi gerekiyor. Gelişimi sağlamak için de bu teknolojilere Türkiye’de yatırım yapılması gerekiyor. Çünkü mevcut teknolojilerle karbon ayak izi ve su kirliliğini azaltmak mümkün ama yine de oranları sıfıra indirmek mümkün olmuyor. Bu konuda akademisyenlerin ve gerçekleştirilen araştırmaların desteklenmesi gerekiyor. Biz de gereken destekleri projelerimizle ve yatırımlarımızla sağlamaya çalışıyoruz” diye konuştu.
ZEYNEP BODUR OKYAY: SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ADINA ÇALIŞANLARA YENİ NESİL YETKİNLİKLER KAZANDIRMAK GEREKİYOR
Kale Grup Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, “Anadolu’nun küçük bir kasabasında doğan bir grup olarak amacımız ekonomik katkı sağlarken insana da katkı sağlamak. Çünkü insanların doğduğu yerde doymasını sağlamak bizim için çok önemli. Herkesin olduğu gibi bizim de odağımızda sürdürülebilirlik, inovasyon ve dijitalleşme var. İşimizin bu yönde evrilmesi, faaliyetlerimizin çevresel etkilerinin azaltılması ve pozitif katkılarımızı arttırmaya yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Aynı zamanda sürdürülebilirlik dönüşümünün, çalışanların yeni nesil yetkinlikler kazanması ile mümkün olacağını düşünüyoruz. Yeşil teknolojinin muhtemel etkilerini ve rekabet gücünü görerek çalışanların farkındalıklarını artırıp, çalışmalarımızı bu yönde ilerletmeye gayret ediyoruz” dedi.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.