Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, Kahramanmaraş merkezli depremler sonucunda hasar alan konutlar için DASK tarafından yapılan ödemelerin yetersizliği ve birçok uyuşmazlığın depremzede lehine verilen ilk karar hakkındaki incelemesini tamamladı.
Kahramanmaraş merkezli depremler sonucunda hasar alan konutlar için DASK tarafından yapılan ödemelerin yetersiz olduğu ve yeni tarife üzerinden tazminat ödemesi yapılması gerektiğine ilişkin birçok uyuşmazlığın yargıya taşındığı uzun süredir ülke gündemindeyken, depremzede lehine verilen ilk karar hakkında Yargıtay 4. Hukuk Dairesi incelemesini tamamladı. Sigorta Tahkim Komisyonunun DASK ile ilgili karar verme yetkisinin olup olmadığına dair birçok soru işareti de cevaplanmış oldu.
“Sigorta Tahkim Komisyonu karar vermeye yetkilidir”
Gündemi uzun süre meşgul edecek olan miktar itibari ile temyiz talebinin reddine ilişkin kararı yorumlayan Malatya Barosu Avukatı Çağdaş Karaoğlan, “Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık ve İtiraz Hakemlerince depremzede lehine verilen karar, miktar itibari ile temyize tabi olmasa da istisnai hüküm olan Sigortacılık Kanunu 30. maddesinin 12. Fıkrası hükümlerine dayanarak davalı DASK tarafından temyiz edilmişti. DASK’ın sigorta şirketi olmaması sebebiyle Tahkim Komisyonunun davaya bakmaya yetkili olmadığı, davanın tarife değişikliğine dayanması sebebiyle İdare Mahkemelerinde görülmesi gerektiği gibi gerekçelerle yapılan temyiz başvurusu Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tarafından geçen hafta itibariyle reddedildi. Bu haliyle Sigorta Tahkim Komisyonunun DASK’a ilişkin davalara bakmaya yetkili olduğu, dava değeri 238 bin 730 TL altında olan tazminat talepleri açısından kararın temyiz edilemeyeceği ve uyuşmazlığın idari dava niteliğinde olmadığı netlik kazanmış oldu” dedi.
Sözlerine devam eden Karaoğlan, “Bir örnekle açıklamak gerekirse, depremde ağır hasar alan 100 metrekarelik bir konut sahibi, DASK’tan almış olduğu 147 bin 784 TL tazminatın eski tarife üzerinden hesaplandığı ve yeni tarife üzerinden 147 bin 784 TL daha tazminat hakkı olduğu iddiasıyla Sigorta Tahkim Komisyona başvurduğunda, Hakem Heyetleri tarafından davanın kabulüne karar verilmesi halinde, bu karar kesin olacaktır ve karar ilam niteliğinde olduğundan tazminat icra kanalıyla tahsil edilebilecektir. Ancak Hakem Heyetince aleyhe karar verilmesi halinde de kararın kesin olacağına dikkat edilmesi gerekir” ifadelerini kullandı.
“Hak kayıpları olabilir”
Yargıtay tarafından verilen kararın esasa ilişkin inceleme yapılmaksızın verildiğini belirten Karaoğlan, "Konuya ilişkin henüz temyiz aşamasında bir değerlendirme yapılmaması sebebiyle 238 bin 730 TL altındaki uyuşmazlıklar için son sözü Sigorta Tahkim Komisyonu Hakemlerinin söyleyeceğini ve Yargıtay tarafından esasa ilişkin bir değerlendirme yapılana kadar, hakemlerin görüş farklılıkları nedeniyle aynı uyuşmazlığa verilecek farklı kararlar olabileceğinin, bu sebeple de hak kayıpları yaşanabilecektir" diye konuştu.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.